KÖY ENSTİTÜLERİ-82
“Köy Enstitüleri dediğimiz kültür durakları millet birliğinin ve vatan müdafaasının yıkılmaz istihkâmlarıdır. (Sağlam Siperleri) 17 Nisan Türkiye’de yeni bir fethin, yeni bir saadet devrinin müjdesi olan gündür.”
Hasan Ali Yücel
Köy Enstitülerinin kuruluşunun (17 Nisan 1940) 82. Yılını yaşıyoruz. Köy Enstitülerinin kurulmasının nedeni, kırsaldaki çocukların okur-yazar oranındaki önlenemeyen düşüklüktü. Örneğin:1935 yılında kentlerdeki çocukların %75’i, kırsaldaki çocukların ancak %20’si 3 yıllık okullara gidebiliyordu. 40 bin köyün 32 bininin nüfusu400’ün altındaydı. 3 bin köy ve bu köylerde yaşayan 1,5 milyon çocuk okul ve öğretmen yüzü görmemişti. Köylerimiz salt eğitim-öğretim açısından değil, ekonomik, toplumsal ve kültürel yönden de çok geriydi. Ülkeyi yöneten Cumhuriyet kurucuları bu yaşamsal soruna bir çare bulmak istediler. Köy Enstitüleri kuruluş yöntemi için ilk adım 1936 yılında başlatılan köy eğitmenleri uygulamasıdır. Okuma-yazma bilen, askerliğini onbaşı, çavuş olarak yapan kişiler arasından seçilen eğitmenler 6 aylık kurstan geçirilerek 3 sınıflı köy okullarına görevlendirildi. İlk uygulanma 1936 yılında Eskişehir-Mahmudiye’de yapıldı. Deneme başarılı olunca köy eğitmenleri yasası çıkarıldı. 1937-38 öğretim yılında İzmir-Kızılçullu ve Eskişehir-Çifteler’de iki köy öğretmen okulu açıldı. Arkasından 1938-39 öğretim yılında Lüleburgaz-Kepirtepe, Kastamonu-Gölköy’de üç yıllık “Köy Öğretmen Okulu” açıldı.
10 Kasım 1938’de yüce Atatürk’ü yitirmemize rağmen, O’nun önerileri doğrultusunda çalışmalarını sürdüren büyük devlet adamı İsmet İnönü, Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ile İsmail Hakkı Tonguç’un (Tonguç Baba)katkılarıyla 3803 sayılı Köy Enstitüleri yasası TBMM’den geçti. Köy Enstitüleri yöntemi, üretim içinde eğitim temeline dayanıyordu. Öğrenciler iş üretirken eğitim de görüyordu. Köy Enstitülerinin yerleri amacına uygun olarak, tarıma, yerleşime uygun araziler seçilmişti. Yasanın çıktığı 1940 yılından sonra Köy Öğretmen Okullarının adı Köy Enstitüleri oldu. Başlangıçta köy enstitüleri sayısı 10’du. 1944 yılında bu sayı 20 oldu. 1951 yılında Van’da açılan Erçiş Köy Enstitüsü ile sayı 21 oldu.
Ziraat Marşı
Sürer, eker biçeriz güvenip ötesine
Milletin her kazancı, milletin kesesine
Toplandık baş çiftçinin Atatürk’ün sesine
Toprakla savaş için ziraat cephesine
Biz ulusal varlığın temeliyiz, köküyüz
Biz yurdun öz sahibi efendisi köylüyüz
Dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü köy enstitüleri için “Cumhuriyetimizin en sevgili kurumları” diyordu. BM Unicef’te; “Türkiye Cumhuriyetinin dünya uygarlığına armağanı Köy Enstitüleri ile Halkevleri’dir” demişti. Türk çiftçisi ile Türk Ulusunu aydınlık ve gönence ulaştıracak bu kurumları ne yazık ki 1954 yılında kapattık. Köy Enstitüleri; yüreğimizde, gönlümüzde ve bilincimizde yaşıyor…
Kaynak;
1)Çöküş ve Doğuş Atatürk Devrimi Fethi Karaduman Günizi Yayınları-Sayfa:671
2)Köy Enstitüleri Üzerine-Sabahattin Eyüpoğlu Cumhuriyet Yayınları