BAYRAM…
Ramazan ayının içindeyiz. Bu vesile ile tüm yurttaşlarımızın Ramazanlarını kutlar esenlikler dileriz. Önümüz bayram, nasıl kutlayacağız mübarek Ramazan Bayramını? On bir ilde (Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay, Osmaniye, Adana, Gaziantep, Malatya, Elazığ, Kilis, Şanlıurfa, Diyarbakır) asrın felaketinde yitirdiğimiz 50 bini aşkın can, yurttaşlarımız.
Bulgaristan kadar bir toprak parçasında yaklaşık 13 milyon nüfus, evlerinden yurtlarından, her şeyden önemlisi analar, babalar, kardeşler ve çocuklarını yitirdiler. Unutulacak ve dayanılacak bir acı olmasa gerek. Yitirdiğimiz tüm yurttaşlarımıza Tanrıdan rahmet, yakınları, ailelerine de sabır ve başsağlığı diliyoruz. Geride kalanlar, acıları yüreğine gömecek ve yaşamını sürdürecek. Asıl böyle zamanlarda tek yürek, tek bilek ve dayanışma içinde olmak gerekir. Bu büyük yıkım, tüm yurttaşlarımızın acısıdır. Unutmayacağız. Ülkemizin büyük bölümünün (yüzde 93) deprem kuşağı üzerinde olduğunu biliyoruz. Üstelik büyük İstanbul depremi de kapıda bekliyor. Yurttaş olarak hem bizlerin hem de yöneticilerimizin yapacağı çok şey var. Bundan böyle yapılacak inşaatlar, rant hesabı ile değil, canları koruma güdüsü ile olacaktır. Dere, ırmak ve yumuşak topraklara, tarlalara bina yapılmamalı. Belli başlı fay hatlarından uzak durulmalı. Sırtlara, taşlık ve kayalık kesimler tercih edilmeli. Böylece tarım arazileri de korunmuş olur. Deprem uzmanlarının uyarılarını da kulak arkası yapmak çok pahalıya mal oluyor. Gidenleri, yitirdiklerimizi geri getirmek olası değil. Bari geride kalanları daha sağlam, sağlıklı mekanlarda yaşatalım…
Gazeteci Sadık Civelek’in bürosunda bir şoför arkadaşla karşılaştım. Deprem bölgesine yardım malzemesi götürmüş. Orada yaşayıp, gördüklerinden adeta travma yaşıyor. Geceleri uyuyamadığını, her fırsatta çocuklarını kucaklayıp öptüğünü ağlayarak anlatıyordu. Enkaz yığınlarından yardım kamyonları istenilen yerlere ulaştırmada büyük zorluklar yaşadıklarını belirtti. Varın bir de olası İstanbul depremini düşünün. İstanbul’da deprem toplanma alanlarının AVM’lerle dolduğu gerçeğini göz ardı etmeyelim. Önümüz bayram, enseyi karatmayalım ama kendimize düşen önlemleri almayı da unutmayalım. Bayramda torunlarım gelecek Ankara’dan. Onların gelişi ile evin içi cıvıl cıvıl olacak. Kucaklayıp, öpeceğiz yanaklarından. Bayram harçlıklarını vereceğiz.
Ramazan bayramını şimdiden kutlar, esenlikler dileriz. Tanrı ülkemizi ve tüm insanlığı bu tür felaketlerden korusun.