Çorap Söküğü
GÜLTAK: MERSİN KAYBETTİ
İki Mersinli’nin Mersin’de karşılaşma ihtimali lotonun büyük ikramiyesini kazanmak kadar güç…
81 vilayetten yurttaşımız var Mersin’de. Bir Türkiye fotoğrafı…
Kaçaklar, geçici sığınmacılar, şunlar bunlar da kadraja girince Birleşmiş Milletler fotoğrafı, Birleşmiş Milletler şehri…
İki Mersinli bu Türkiye fotoğrafı, bu Birleşmiş Milletler şehrinde karşılaşınca laf lafı açtı, laf kalemi yuttu, kâğıt çanak tuttu hâliyle…
Mersinli belediye başkanı, Mersinli gazeteciye Ulaştırma Bakanlığı Mersin Çamlıbel Su Sporları ve Tekne Barınağı projesini anlattı.
Bu satırların yazarı da Çamlıbel projesine muhalefet etmişti. Proje yargıya taşınınca, söz savunma makamına, projenin hamisine geçti.
Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak tane tane anlattı. Tek tek sıraladı. Santimetre santimetre ölçtü, metrekare metrekare biçti ve Mersinlilere şöyle seslendi: MERSİN KAYBETTİ!
**
Hikâyeyi bilirsiniz. Temel’in kulağı kopmuş, hemen hastaneye yetiştirmişler.
Cerrah kulağı almış, tam dikecekken Temel itiraz etmiş:
- Bu benim kulağım değil.
Doktor şaşırmış:
- Kardeşim, bu kopuk kulağı arkadaşların getirdi. Kulak senin kulağın.
Temel itirazını sürdürmüş:
- Olamaz çünkü benim kulağımın arkasında kalem vardı!
**
Mustafa Gültak, tane tane anlatırken… Tek tek sıralarken… Santimetre santimetre ölçüp, metrekare metrekare biçerken benim de kulağımın arkasında kalem vardı. Kulağımın arkasından aldığım, her sözü sözcük sözcük not ettiğim kalem.
“Söz uçar, yazı kalır” demişler… Dilerseniz Başkan Gültak anlatsın, ben lafa karışmadan, laf arasına kaynak yapmadan yazıya dökeyim. Zira bu mevzuda gazetelerde, sosyal medyada çok bağırdım, öyle böyle değil sayfalar dolusu yazdım… Mersin Kent Konseyi toplantısında yüzlerce sözcükle onlarca tümce kurup projeyi eleştirdim. Sıramı savdım. Şimdi yorum yapmadan dinleyip yazmak görevim. Saklayıp görmezden gelmem, cevap hakkını halının altına süpürmem. ‘Üç maymunu oynamak’ karşıt fikrin var olduğu gerçeğini değiştirir mi?
SÖZ SAVUNMANIN
(…) Çamlıbel Su Sporları Merkezine Büyükşehir Belediye Başkanı dava açtı. Yürütmeyi durdurma alabilir. Aldığı takdirde projeyi bir dönem askıya almak zorunda kalacağız.
Hâlbuki Türkiye’nin genelinde, bu tür su sporları merkezi olan yerlerdeki yoğunluk neyse projeler o yoğunlukla çizildi. Katlar bile düşünüldü. Tek katlı, 9 metreyi geçmeyecek. Fakat Atatürk Parkı işin içine katıldı, bazı STK’lar da buna alet edildi ve projeye dava açıldı.
Atatürk Parkı ve Atatürk ismi kullanıldı çok ayıp! Kurucu liderimizin adını kullanarak şehrin kaderiyle oynamanın bir anlamı var mıydı? Atatürk herkesin Atatürk’ü.
(…) Sadece Vahap Bey’e değil bugüne kadar Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış tüm belediye başkanlarına şu soruyu sormak istiyorum: Bu kadar sahili olan bir ilde Allah için biriniz spor merkezi yapmayı niye düşünmediniz?
(…) Teknenizi nereden indirecekseniz bana yer göstersenize? Yelken sporu yapmak istiyor çocuklar, gençler. Nerede yapacaklar? Su hentbolu oynayacaklar, nerede oynayacaklar? Bu kadar sahiliniz var bana bir tane tesis gösterin.
(…) Yelken Federasyonu Başkanı Özlem Hanım, Avrupa Yelken Federasyonu 2. Başkanı aynı zamanda. Onun deneyimlerinden faydalandık. Mahkemeye gidilmese biz burayı bitiriyorduk ve 2023 Mayıs ayında Avrupa Yelken Şampiyonası Çamlıbel’de yapılıyordu. Takvime bile aldırmıştık. Düşünebiliyor musunuz, Avrupa Yelken Şampiyonası Çamlıbel’de yapılıyor! Avrupa ayakları ve Türkiye ayakları burada yapılacaktı. Federasyon yazışmaları var elimizde. Bunlar engellendi. Avrupa’dan, Türkiye’den sporcuların gelmesi, şampiyonaların olması demek turizm demektir. Buradaki esnafın hareketlenmesi demektir. Ama ne dediler hep: AVM olacak, rant olacak, bilmem ne olacak. Başka hiçbir şey söylemediler. Fakat işin gerçeği o değil, işin gerçeği Mersin kaybetti!
(...) Çamlıbel Su Sporları Merkeziyle ilgili üstyapı inşaat alanı ve emsal hesabı deniliyor ya… Bakın, oluşan kara alanı 68.310 metrekare. Emsal inşaat alanı yüzde 20 yani 13.662 metrekare.
Şimdi bu üst yapı ve emsal hesabını size tek tek okuyorum. Yatçı emanet ve malzeme depoları 900 metrekare. Yatçı tesisi, wc, duş mutfak 315 metrekare. Yat bakım mağazaları 200 metrekare. Büfe, kafeterya 200 metrekare. Yatçı eğlence tesisi 300 metrekare. Yatçı müdahale ve sağlık tesisi 300 metrekare. Yatçı kafeterya 200 metrekare. Yatçı restoranı 200 metrekare. Yat bakım malzemeleri satış marketi 300 metrekare. Satış üniteleri 400 metrekare. Deniz Sporları Eğitim Merkezi 750 metrekare. Spor tesisi 750 metrekare. Yatçı sosyal tesisi 750 metrekare. Personel yatakhane 600 metrekare. Personel yemekhane 200 metrekare. Personel wc, duş 200 metrekare. Banka alanı 200 metrekare. Market 200 metrekare. Güvenlik 50 metrekare. Alışveriş merkezi alanı 2000 metrekare. Kafe, restoran 2520 metrekare. Personel sosyal tesisi 300 metrekare. İdare yönetim 400 metrekare. Çamaşırhane, wc, duş, mutfak 200 metrekare. Tekne bakım atölyesi 400 metrekare.
Yahu Allah için bunun neresinde rant var? Onaylı bu: 13.662 metrekare içinde 4520 metrekare AVM.
(…) Ben neye üzülüyorum biliyor musunuz, insanların aklı ile oynamayın ya. İnsanların aklıyla oynuyorlar ve ben üzülüyorum bu şehir için. Bunun neresi Atatürk Parkı? Neresi AVM, rant? Marina nerede ya?
Projede bir mendirek var. Ne için? Ekmek arası balıkçılar için. Her fırtına geldiğinde ne oluyor? Rezil oluyorlar. Geçen sene kocaman bir tekne battı orada. Oraları düzenliyor bir araya getiriyoruz, komple mendirekler değişiyor. Biz engellemiyoruz, bizi engelliyorlar.
**
Bitirirken…
İki Mersinli’den sıfatı belediye başkanı olanı konuşurken zaman hiç sezdirmeden geçti. Gün battı, akşam oldu.
Başkan Gültak diyeceğini dedi, kendi yoluna gitti, ben kendi yoluma… Aheste aheste, kıyıdan kıyıdan Karaduvar’a…
**
Lafı iskeleye bağlamanın zamanı geldi Tülay.
Nihavent: Masamızda yabancılar, hatıralar sensiz bensiz…
Gelişmelerle tekrar karşınızda olacağım. To be continued.