Atatürk’ün Silifke’ye ilk gelişi 27 Ocak 1925 Salı günüdür. Gelişinin amacı, Silifke’de çiftlik, Taşucu’nda da tatil şehri kurmaktı. Kentimize gelişi Mersin üzerinden zahmetli bir kara yolculuğu ile olmuş. Yanlarında resmi ve sivil koruma personelinden başka 2. Ordu Müfettişi Fahrettin Altan Paşa ile o günlerin Bayındırlık Bakanı Diyarbakır mebusu Fevzi ve ayrıca Rize mebusu Ahmet Kutsi vardır. Zorlu bir yolculuktan sonra Silifke’ye geldiler. Araçları bugünkü anıtın olduğu yerde durdu. Yayan taş köprüden geçerek Alaaddin Caminin önüne geldikten sonra kurbanlar kesildi. Köprüden Hükümet Konağına kadar kırmızı halı serilmişti. Hükümet konağında kaymakamlık makamına çıkıldı. Silifke’de deli poyrazın estiği soğuk günler yaşanıyordu. Kaymakamlıkta fazla kalınmadan gece kalınacak olan bugünkü Atatürk Evi (Hacı Hulusi’nin Konağı)’ne gidildi. Mersin’den gelenler çok olduğundan, bir kısmı tüccarlardan Veysel Erden’in konağında konuk edildi. Sabah olup da kalktığında karşısına ilk çıkana “Silifke’nin poyrazına deli derlermiş. Ne delisi, zır zır deli.” Der. Şair Kerim Yund, deli poyrazdan yılgınlığımızı şöyle dile getirmiş.
Deli poyraz gümbür, gümbür eser mi?
Ak nergisler boyun büküp küser mi?
Atatürk 28 Ocak 1925’te ilk ziyareti Cumhuriyet Okuluna yapar. Arkasından Hükümet Konağına gider. Valilikte toplananlara; Efendiler,
Osmanlı siyaseti asırlarca pek yüksek ve parlak yaşamakla beraber yine de imparatorluğu parçalanmaktan kurtaramamıştır. İmparatorluğunun sükûtu ve çöküşü karşısında çok yalnız ve müsdarip kalan Türk Milleti kendini kurtarabilmek için Osmanlı siyasetine tamamen zıt bir siyaset izledi. Bu siyaset, halkı kurtarmayı hedef edindiği için milli bir siyasettir.” Der. Hükümet Konağındaki toplantıdan sonra Türk Ocağına (Bugünkü Belediye Kültür Merkezi) geçer. Orada Silifke İdman Yurdunun sporcularını da görünce çok memnun olur. Silifke İdman Yurduna 1000 (Bin TL.) yardım yapılması talimatını ilgililere verir. Sonra da şöyle der. “Silifke’ye geldiğime çok memnunum. Beni unutmayacağınızı bilirim. Sizi kalbimden çıkarmam.” Atatürk, Silifke’deki görüşmelerini tamamladıktan sonra beraberindekilerle Taşucu’na giderler. Taşuca’na vardıklarında, havanın rüzgarsız ve ılıman halinden çok memnun olur. Sadık Taşucu’nun konağında misafir edilir. Silifke’deki tetkiklerini bitiren Atatürk, Silifke ve Taşuculara veda ederek, karayolu ile Mersin’e dönmüş. Trenle de Ankara’ya gitmiştir.
Atatürk’ün Silifke’ye ilk gelişlerinin öyküsüne de değinmek isterim. İlk gelişinin, ilk töreni 1965 yılında başladı. Şimdi artık hiçbiri aramızda olmayan Sadık Taşucu, Silifke ortaokulunda öğretmenim İzzet Aslan, gazeteciler Ahmet Nadir Caner ve Mustafa Korkutan’ın büyük katkılarıyla gerçekleşti. Hepsini rahmet ve saygı ile anıyoruz.
Yüce Atatürk’ün Silifke’ye ilk gelişinin (27 Ocak 1925) 96. Yılı kutlu olsun…
KAYNAK: 1) Atatürk Silifke’de İzzet Aslan-Sayfa:131-175
2) Atatürk’ün Mersin Gezileri-Em. Öğr. Rauf Erdil
3) Silifke Tarihi-Sami Gürtürk