Yollar, Köprüler Yapılırken...
Geçtiğimiz günlerde bütçe görüşmelerinin sona ermesi ile beraber bölgemiz için stratejik değerde olan yatırımlarda da bir hareketlenme oldu.
Silifke Mut karayolu, tünel ve köprüler, Silifke Gülnar karayolu, Çukurova hava alanı ile ilgili ihaleler imzalanarak, tamamlanma ile ilgili hızlandırma çalışmaları yürürlüğe girdi.
Silifke içinde; özellikle yaya trafiği olmak üzere yaşamı kolaylaştıracak asma köprünün temelinin atılması ile iki yakayı, mahallere yapılan yollarlar ile köylerimize, Taşucu Bilim merkezi evrensel dünyaya, cemevi inşaatı ile gönüllere kurulan köprüler ile toplumsal gelişimin köşe taşları döşeniyor.
Kargıcak Turizm Bölgesi’nde 1800 odalı yatırımdaki hareketlilik,
Aksıfat Barajı’nda sona gelinmesi,
Birçok önemli yatırımın yaşamımıza katkı yapmak üzere harekete geçirilmesi; toplum olarak bu yatırımlara uygun yaşamların hazırlanması ile tamamlanacaktır.
Bu gelişmelere uygun gelecek öngörülerimizi ortaya koymalıyız.
Yatırımların gelmesi ile Silifke’de neler değişecek?
Bundan sonra hangi yatırımların yapılması gerekiyor?
Bu yatırımların gerçekleşmesi ile toplumun refah seviyesinin artması için neler yapmalıyız?
Bundan sonraki yatırımlar neler olmalı?
Çeşmeli-Taşucu otoyolu ne zaman başlayacak?
Turizm, tarım, balıkçılık, sanayimiz hangi yönde etkilenecek?
Çok önemli bir hale gelen Silifke çevre yolu ne zaman başlayacak?
Esnaf, odalar, seçilmiş ve atanmış yöneticilerimiz, halkımız olarak neler yapmalıyız?
Bence öncelikle bütün bu konuları sürekli gündemde tutmalıyız.
Gerek sosyal medya, gerek günlük yaşamımızda en çok konuştuğumuz konular bunlar olmalı.
Bunun için bütün partiler yapabilecekleri katkıları düşünce ve projeleri halk ile paylaşmalı. Bunu ısrarla ve sürekli yapmalı.
Ticaret ve Sanayi Odamız bu konuda aktif görev üstlenmeli. İnisiyatif almalı. Kamuoyunu bu konuda bilgilendirmeli, devlet ve hükümete halkın taleplerini projelerle bildirmeli. Partiler üstü konumunu hiçbir bahane ileri sürmeden harekete geçirmeli. En az siyasi çekincesi olacak kurumumuz odamızdır. Çünkü paranın rengi, partisi, inancı olmaz. Herkesin ortak paydası ekonominin yerelde ve ulusal alanda en büyük temsilcisi odalarımızdır.
Basın olarak bizler de gelişmeleri ön yargısız ve zenginleştirerek, konuların halkın anlayabileceği, katılabileceği hale getirmeliyiz.
Özellikle her konuda fikir olarak “olmazı” bir marifet gibi söyleyen, ruh haleti olarak “şikâyeti” benimsemiş insanlarımızdan daha çok; yeni bakış açısı, tamamlayıcı fikirlerle katılımı zenginleştirecek insanları çoğaltarak bu gelişmeleri destekleyebiliriz.
Elbette bütün bu paylaşımların ilgili yönetimler tarafından şeffaf bir bilgilendirme ile kamuoyuna sunulması, insanların katkısını çekecek güven ortamı sağlaması, adil olması ve adalete olan güveni güçlendirmesi lazım.
Ne kadar açık olunursa, şeffaflık becerilebilirse; dedikodu o kadar az olacaktır. Yani enerjimizi emen insanlara ekmek kalmayacaktır. Hevesimizi büken insanların etkinliği azalacaktır.
Köyler ve mahallelere kadar bilgilendirmeler ulaşmalı. Muhtarlarımızın her konuda olduğu gibi bu konuda da işbirliği, katılımı ve katkısı sağlanmalı.
Böylece halk, basın, yerel yönetimler, esnaf, odalar, devlet daha iç içe olacak, kamuoyu her türlü yatırımı daha çok sahiplenecek, daha çok katkı olacak geleceğe kendimizi ve toplumu hazırlamış olacağız.
Yollar ve köprülerle dünyayı Silifke’ye bağlarken, Silifke’yi de dünyaya entegre yapacak yolları ve köprüleri kurmalıyız.