SEÇİM YAZILARI – 9 SİLİFKE’DE SEÇİM ÇALIŞMALARINA DAİR GÖZLEMLER Türkiye’nin “tarihi” seçimlerine üç haftadan az bir zaman kaldı. Silifke’nin siyasi parti teşkilatları “seçim çalışmaları”na devam etmekteler. Tabii, seçim sürecinin önemli bir kısmının Ramazan ayına denk gelmesi, çalışmaları nispeten düşük yoğunluklu seviyede tuttu, bu zamana kadar. Ancak; bayramdan sonraki -sınırlı- zaman diliminde çalışmalar hız kazanacak gibi görünüyor. Esasında; bu yılki seçimlerde pek de öyle bir “seçim havası” yok gibi. Eskiden daha bir “şenlikli” olurdu sanki seçim süreci. Meydanlar parti bayrakları ile donatılır, partilerin minibüsleri mahalle aralarında dolanır, seçim müzikleri eşliğinde adayların propagandaları yapılırdı. Şimdilerde, tek tük duyuluyor sesler. Birkaç ana cadde dışında, pankartlara ve bayraklara da pek rastlanılmıyor. Bunda tabii ki, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin acı sonuçlarının da etkisi var. Yaşanan büyük yıkım ve can kayıpları, ülkece hepimizi derinden etkiledi. Ne kadar, “hayat bir şekilde devam ediyor” diye düşünsek de, yaşanan acıların boyutu, seçimleri bir şenlik havasında yaşamamıza engel. Ülkedeki süregiden ekonomik sıkıntılar ile alım-gücünün gün geçtikçe azalması gibi faktörler de eklenince, alışık olduğumuz o seçimlerden uzak bir seçim süreci yaşanıyor. Yurttaşlar, şimdilerde adeta “seçim mi-geçim mi” kıskacında… Öyle ki; bu sene, ne bayram, bayram gibi geçiyor; ne de seçimlere dair ayrı bir heyecan var… Tabii ki, ‘‘değişim’’ isteyenler canla başla çalışmalarını sürdürüyorlar. Gelinen noktada, “değişim”in kaçınılmaz olduğu, ülkenin kurtuluşunun muhalefetin iktidara gelmesi ile mümkün olacağını savunanlar da, bir hayli fazla gibi. Buna mukabil, iktidar sahipleri de, kendilerinin seçilmemesi durumunda ülkenin bir çıkmaza gireceğini, muhalefetin ülkeyi daha da kötüye götüreceğini öne sürüyorlar. Genel siyasette, cumhurbaşkanı adaylarınca ve siyasi partilerce ardı ardına vaatler sıralanıyor. Bir taraftan farklı araştırma şirketlerince anketler de yayımlanıyor: Falanca ittifak, filanca ittifakın bilmem kaç puan önünde ya da cumhurbaşkanlığı seçimleri ilk turda mı tamamlanacak, yoksa ikinci tura mı kalacak şeklinde ihtimalli sonuçlar ortaya konuluyor bu anketlerde. O yüzden; -gelinen noktada- seçimlerde çıkacak sonucu kesin olarak öngörmek mümkün olmuyor. Bir kısım seçmenin kafası hiç olmadığı kadar karışık. Anketlerde “kararsızlar”ın oranı, bu durumu açık bir şekilde gösteriyor. Bu yüzden siyasi parti teşkilatları, -diğer yerlerde olduğu gibi- Silifke’de de seçmenlerine ulaşıp onları bir şekilde kendi yanlarına çekme derdindeler. Vekil adayları ile beraber çokça ziyaretler yapılıyor: Esnaf ziyaretleri, kahvehane toplantıları, ev ziyaretleri, mahalle muhtarları ile buluşmalar, gibi… Bu anlamda; Silifke’nin siyasi parti teşkilatları, çoğunlukla sahadalar. İktidar partisi Ak Parti’nin Silifke Teşkilatı, İlçe Başkanı Av. Mehmet Emin Kurt ve ekibi ile birlikte, çalışmalarını devam ettirmekteler: Partilerinin bir kısım Mersin vekil adaylarının da katıldığı çalışmalarda çoğunlukla esnaf ve kahvehane ziyaretleri yapılıyor. Ak Parti ile birlikte Cumhur İttifakında yer alan MHP’nin Silifke Teşkilatı da, çoğunlukla Silifkeli vekil adayları Kürşat Türker Ercan ve Kıvanç Derya ile birlikte çalışmalarını sürdürüyorlar: İlçe Başkanı Levent Nogay ve ekibi ile birlikte, Silifke’nin MHP’li belediye başkanı Sadık Altunok’un da katıldığı çalışmalarda özellikle ramazan ayında vatandaşların iftar sofralarına konuk olunduğu ve ev ziyaretleri yapıldığı görülmekte. MHP Silifke Teşkilatı, kahvehane toplantıları ile esnaf ziyaretlerine de çalışmalarında ayrı bir yer vermekte. Muhalefette yer alan Millet İttifakı Partilerinden CHP’nin Silifke Teşkilatı, İlçe Başkanı Bünyamin Uçar ve ekibi ile birlikte çalışmalarını, sahada sürdürmeye devam ediyor. Parti teşkilatının özellikle kadın kolları ile gençlik kolları oldukça aktif. CHP’li kadınlar ve gençler kapı kapı gezerek parti broşürlerini dağıtıyorlar, partilerinin ve adaylarının vaatlerini seçmenlere ulaştırıyorlar. Millet İttifakının bir diğer partisi olan ve seçimlere CHP listesinden girecek olan DEVA Partisi’nin Silifke Teşkilatı da, İlçe Başkanı Av. Metin Yılmaz ve ekibi ile birlikte, kahvehane ziyaretleri yaparak “Bir oy Kılıçdaroğlu’na, bir oy DEVA için CHP’ye” sloganıyla seçmenden oy istiyorlar. Geçtiğimiz günlerde, akşam saatlerinde ırmak kenarında gençlerin çokça vakit geçirdiği kafeler civarında CHP’li gençler ile DEVA’lı gençler “ortak çalışma” da yaptılar: İlçe Başkanı Av. Metin Yılmaz’ın da gençlere eşlik ettiği bu çalışmada, kafelerde oturan gençlere broşürler dağıtıldı, parti politikaları ve seçim vaatleri hakkında gençlere bilgi verildi. Adı geçen bu iki parti teşkilatı, önümüzdeki günlerde de ortak çalışmalara devam edecek gibi görünüyorlar. Millet İttifakının bir diğer partisi olarak Mersin’de seçimlere kendi listesi ile girecek olan İYİ Parti’nin Silifke Teşkilatı da, Silifkeli vekil adayı Özer Özel’in de katıldığı seçim çalışmalarını devam ettiriyor: İlçe Başkanı Av. Medine Gürbüz İslim ve ekibi, Silifke’de çokça esnaf ziyareti gerçekleştiriyorlar. Geçtiğimiz günlerde Silifke’deki semt pazarlarında da çalışma yapan İYİ Parti Silifke Teşkilatı, üreticinin de satıcının da tüketicinin de sorunlarını ilk ağızdan dinleyip partilerinin seçim vaatlerini vatandaşlara ulaştırıyor. Seçimlere Emek ve Özgürlük İttifakı bünyesinde Mersin’de kendi listesi ile girecek olan Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) Silifke Örgütü, Silifkeli vekil adayı Ebru Çerçi ile birlikte çalışmalarını devam ettiriyor: Geçtiğimiz günlerde Silifke Sanayi Sitesi’nde de seçim çalışmalarını sürdüren İlçe Örgütü, esnaf ziyaretlerine ayrı bir önem atfediyor. TİP Silifke Örgütü’nün, vekil adayı Ebru Çerçi ile birlikte ayrıyeten Silifke’nin kırsal mahallerinde de seçim çalışmaları yürüttüğünü görmekteyiz. Görüldüğü üzere; siyasi partilerin Silifke Teşkilatları, vekil adayları ile birlikte Silifke seçmeninin huzurundalar. Siyasetin en güzel ve en heyecanlı tarafı da bu olsa gerek: Seçmenle birebir temas kurmak, onu dinlemek, ona kendini anlatmak ve “birlikte değiştirebiliriz” ya da “birlikte devam edebiliriz” duygusunu aşılamak… En nihayetinde, kazananın demokrasi olacağı bir süreçten çıkmak, her şeyden daha önemli. Bu bağlamda; hangi siyasi görüşten olursak olalım, birbirimize “tahammül” göstermek, ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı söylemlerden uzak durmak, demokrasiye inanan yurttaşlar olarak bu süreçte hepimizin birincil önceliği olmalı.