BAŞKENTTEN SELAM KARDEŞ ŞEHİRLERİMİZ (Vefa ve vefasızlık!)            Almanya’da yaşayan Silifkeli hemşehrilerimiz vasıtasıyla, Almanya’daki Hasloch ve Bergkamen kentleriyle, nasıl kardeş şehir olunduğunu bilmiyorum. Keza K. Kıbrıs’ın Lefke kasabası ile de kardeş olunduğunu, Belediyemizin resmi sitesinden öğrendim.             Silifke’mizin Fahri Hemşehrisi olduktan sonra katıldığım Silifke Folklor ve Müzik Festivali’nin uluslararası düzeyde düzenlenmesi gerektiğini ısrarla seslendirmeye başladığımda, gerek Belediye Başkanı, gerekse festivalimizin o tarihlerdeki lokomotifi olan Merhum Cavit Erden, “nasıl olur bu…” diye karşı çıkmış olmalarına rağmen, “olur” dedim ve hem festivalimize davet edilecek olan yabancı ekip sayısının artmasını sağladım, hem de düzenlediğimiz konferans, panel, sempozyum gibi etkinlikle, yabancıların da konuşmacı olarak katımlarını sağlamış oldum..             Esasen asıl amacım, Silifke’mizin yurt dışındaki kardeş kentlerinin sayılarını arttırmaktı. Böylelikle festivalimiz sayesinde, Silifke ekonomisinin de gelişimine katkıda bulunabilirdik…             Festival için Silifke’ye gelen gruplardaki bazı akil kişilere, memleketlerindeki herhangi bir kent ile Silifke arasında kardeşlik ilişkilerinin kurulmasında yarar olduğunu, bununla ilgili etkin olabilecek kişilerle temas kurmak istediğimi söyledim. İlk olarak Kosovalı dostum Muzaffer Gjinoli’den olumlu bir yanıt aldım. Muzaffer’le Kosova seyahatlerimde tanışmış ve onun aracılığı ile Kosova’dan Silifke’ye folklor topluluklarının gelmelerini sağlamıştım. Kendisi, Cumhurbaşkanlığı makamında Basın Müşaviri olarak görev yapıyordu. Beni o tarihte yeni seçilmiş olan Cumhurbaşkanı Fatmir Seydiu ile görüştürmüş ve biraz Türkçe de bilen Cumhurbaşkanı ile çok samimi bir görüşme yapmıştık.             Muzaffer, Kosova’nın başkenti Priştine yakınındaki Fushe Kosova kenti Belediye Başkanı Burim Berişa ile temas kurup, olumlu yanıt alınca bana haber verdi. O tarihteki Belediye Başkanımız Bayram Ali Öngel’e durumu anlatınca, temasları sıklaştırdım ve yanımıza o tarihte Belediye Kültür Müdürü olarak görev yapan Lutfi Uğur’u da alarak Kosova’ya gittik. Orada Belediye Başkanı Burim Berişa ile resmi görüşme yapan Sayın Bayram Ali Öngel, iki Belediye olarak neler yapabileceklerini anlatıp, anlaştılar.             Burim Berişa’nın konuğu olarak birkaç gün Kosova’da ağırlanıp, gezdikten sonra Yurda döndük. Çok geçmeden 01-07 Temmuz 2011 tarihleri düzenlenen Uluslararası Silifke Kültür Haftası programına iştirak eden Kosova Grubu ile birlikte Silifke’ye gelen Başkan Burim Berişa ve beraberindeki heyet de kuşkusuz Silifke’de iyi ağırlandılar. O arada iki heyetin bir arada bulunduğu bir gün, Silifke-Fushe Kosova Belediyeleri arasındaki kardeşlik ilişkileri protokolü da imzalandı.             Ben, iki kent ve iki Belediye Başkanı arasında ilişki kurulmasını sağladığım gibi, Kosova grubunun daha sonra Trabzon-Akçaabat ve Anamur Festivallerine de katılmalarını sağladım.             O tarihten önce de, sonra da çok defa Kosova’ya gittim ve bu ülkeyle ilgili seyahatlerimi içeren bir Seyahatname de yayımladım. Ancak, bu kardeşlik ilişkisiyle ilgili protokolün imzalanmasından sonra oradaki dostlarımız Silifke Belediyesi Halk Oyunları Grubunu Kosova’ya davet ettiler. Silifke’den de bir grup ve Halk Oyunları Topluluğu gidip geldiler. Ancak, bana haber vermedikleri gibi, dudaklarının ucuyla da olsa, “sen de gel “ demediler!.. *** Nerede Türk yaşıyorsa o ülkeye gitmiş, pek çok ülkede etkili ve yetkili kişilerle dost olmuş bir kişi olarak, her alandaki birikimimi, çok içten duygularla Silifke için de kullanmıştım. Örneğin Kırımlı dostum İsmet Zaatov’u Silifke’ye getirip, herkesle tanıştırmıştım. Benim kardeş şehir konusundaki hassasiyetimi bilen Zaatov, çok iyi bildiği Kırım’da da bizim için bir kardeş şehir saptamıştı: Tarihi bir eski Türk kenti olan Gözleve (Yevpatoriya) ile de Silifke’mizin kardeş şehir olmaları için ne gerekiyorsa yapmıştı. Sevgili Bayram Ali Öngel Başkanımızla birlikte Gözleve’ye gidip. Gereken temaslarda bulunmuş ve bir süre çaba harcadıktan sonra iki kentin Kardeş Şehir protokolü imzalanmıştı. Bu çerçevede, Kırım’dan her yıl bir halk oyunları ve müzik grubunun Silifke Festivallerine katılmaları sağlanmıştı. Sayın Öngel bazı kardeşlerle ilişkileri koordine etmek üzere Lütfi Uğur’u, bu Kırım ve daha sonra kardeş olunan Belarus ile ilişkilerin koordine edilmesi için de Tevfik Yıldırım’ı görevlendirmişti. Şimdi gelelim bir başka siteme!.. Kırım’daki Kardeş şehire birçok Silifkeli hemşehrimizin katılımlarıyla bir gezi düzenlenmiş ve bu geziye, koordinatör benim adımı dahil etmemişti. Ama Kırım’da benim dostum, kardeşim İsmet vardı ve onun eline geçen listede benim adım yoktu!.. Ama o tarihlerde Kırım Kültür Bakanının 1. Yardımcısı olan İsmet beni telefonla arayıp, ısrarla “gel” demiş ve ben de gitmiştim… Ve bir sitem daha: Belurus Orsha, adlı kent Belediyesi ile Silifke Belediyesi arasındaki kardeşlik ilişkilerini sağlayan da İsmet Zaatov (yani ben) idi. O kentten, Belediye Başkanı ve beraberindeki heyete, Silifke’de yemek verilirken, ben de Sayın Öngel’in konuğu olarak orada idim. Koordinatör, sunuculuk görevini de üstlenmişti. Beni görmüyor veya görmek istemiyor gibiydi. Oysa ben kimsenin tavuğuna kışt! Demiyordum… Ama Belarus grubunu koordine eden ve konuşmalar yapan İsmet Zaatov, konuşmasının bir yerinde, Nasrattınoğlu’ndan bahsederken Kırım gibi Belarus ilişkisinin de mimarıdır demişti!... Yok yahu, benim hemşehrilerim vefasız değildir… Bir-iki kişinin vefasızlığını elbette Silifke’ye yükleyemeyiz!.. Eee sevgili Lütfi Uğur ile sevgili Tevfik Yıldırım, benim sayemde gittikleri o gezilerde beni unutuverdiler ise, ne olmuş yani?... Fushe Kosova kentinde. (Sağdan)Bayram Ali Öngel, Lütfi Uğur, Burim Berişa ve İrfan Ünver. Başkan Berişa’nın verdiği hediyelerle.