Su kenarları, insanın ve insanlığın yerleşim mekânlarıdır.
Göksu öyle böyle bir yerleşim yeri değil. Öyle zamanlar olmuş ki medeniyetler üretmiş, bazen de kadir kıymet bilmez mirasyedilere de ev sahipliği yapmış.
Rıfat Karaduman Hocam Facebook’ta Kent Hafızası sayfasında Silifke’nin önemli şahsiyetlerini ve değerli özelliklerini bizlerle paylaşıyor. En son paylaşımı Sadık Taşucu ve Gökbelen diyarında derlediği sözleri ve Muzaffer Sarısözen’e vererek bestelenişini anlatmış. Sadık Taşucu Silifke tarihinde önemli bir kişilik.
Rıfat hocam daha birçok eseri ve değerli sahiplerini tarihin tozlu raflarından bizlerin erişebileceği sayfalara aktarıyor.
İsmail Güler ağabey resim, roman, şiir, beste ve güfteleri ile yaşayan kültür abidesi olarak geleceğe güçlü mesajlar bırakıyor. Özellikle geçen paylaşımı Göksu Türkü’sü sözleri, müziği ve hüznü ile beni çok etkiledi. Bu yazıyı da buradan yola çıkarak göze aldım.
Göksu yaşayan sanatçılarını, fikir adamlarını, iş adamlarını politikacılarını etrafında toplayabilmeli.
Kerim Parlatan aşırı gizemli, iğneleyici olmasına rağmen Göksu özellikle de Silifke’nin eski ve yakın tarihine ilişkin çok önemli araştırmalara imza atıyor. Öyle ki birçok aile geçmişine dair bilgileri Kerim Parlatan’ının paylaşımlarından öğrendi. Yöreye ait biriktirdiği kültürel objeler ayrı bir değer.
Araştırsak, dinlemesini bilsek Göksu’nun şahitlik etmiş olduğu kıyıda köşede raflarda binlerce bilgi Silifke için kültür, medeniyet ve uygarlığı tamamlamaya hazır bekliyor.
Bir kent aslında kurgulanırken insanlarına ilham olmalı. Yeni uygarlıklara kapılar aralayacak şekilde imar edilmeli. Yapılandırılmalı ya da gelişmesini o yönde devam ettirmeli.
Bir Cavit Erden’i, Özcan Seyhan hocamızın Silifke folkloruna katkılarını unutmuyoruz.
Şimdilerde Nazan Kundak Hoca’mı resimleri ile Göksu ve çevresinin anlamını renkleri ile derinlemesine resmederken ne kadar şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
Nadir Köksoy arkadaşımızın fotoğrafları ile hepimiz Silifke’yi çok faklı bakış açıları ile izliyoruz. Sadece bu fotoğraflar ile Silifke’yi asıl anlamı ile seyretmek mümkün.
Göksu ve kıyısı insanlara ilham verecek şekilde konumlandırılırsa eminim yaşayan ya da Silifke’yi ziyaret eden her insana ruhlarını yansıtacak sebepler oluşturacaktır.
İnsanların heveslerini büken, morallerini bozan insanlara rağmen Silifke ve çevresi insanın düşünce, fikir ve hayallerini olgunlaştıracak bir rahim özelliği taşımaktadır.
Silifke’den ‘nasıl faydalanırız’dan çok Silifke’yi zenginleştiririz ve Silifke ile beraber zenginleşiriz diye düşünürsek çok önemli bir kapı aralarız.
Bir şehir geliştirilirken ruhlar düşlemeye düşünmeye başlamalı. Fikirler saklandıkları yerden çıkıp gelişim için kanat çırpmalı.
Doğal olarak sahip olduğumuz besin depoları, doğal zenginlikler sağlıklı yaşlanmak için göreve talip olmalı.
Bize düşen sahip olduğumuz bu potansiyeli harekete geçirecek, değerlendirecek ortamları hazırlamak.
Göksu kenarında demli bir çay içerken sohbetlerin konusunda dünyada önemli bir kent Silifke başköşede olmalı.
Bir kahve içerken kırk yıllık hatırlar biriktirelim.
Göksu’nun coşkusu davulumuzda ritim, kemanımızda nağme,klarnetimizde nefes olsun.
Her nefesimiz memleketimize can olsun...