Allah cezanı versin Osman Bey!
Türk sinemasının gözbebeği Yeşilçam’ın tarihi yaşanmış ilginç olaylarla doludur. Çok para isteyen kaprisli başrol oyuncusuna çaktırmadan tek senaryodan iki film çıkartan usta yönetmen mi dersiniz, kopan Cüneyt Arkın filmine yanlışlıkla Kartal Tibet filmi ekleyen yaşlı makinist mi yoksa film adlarıyla kavga eden yönetmenler mi?
İkisi de kahraman nasıl olsa…
Kasımpaşa kitabının yazarı Sennur Sezer, Aynalıçeşme’yi “Tepebaşı’ndan Kasımpaşa’ya alıştıra alıştıra inmenin yoludur” diye tarif eder. Ve Aynalıçeşme semtindeki eski sinemalardan çocukluk, gençlik hatıralarını anlatır. Sezer, Gülçin sinemasının yaşlı makinistini de anmadan geçemez:
“Bu filmler elbette Aynalıçeşme’de de gösterilmiştir. Meselâ Gülçin Sinemasında. Hani makinisti yaşlı olduğundan kopan filmleri yanlış eklermiş ya… Yanlış yerlerden eklemesi önemli değil gençlerden biri çocukluğunda onun Cüneyt Arkın filmine Kartal Tibet’i eklediğini söyler. ‘Ne olacak?’ demiş. ‘İkisi de kahraman değil mi?”
Afişle kavga eden yönetmenler
İmkânsızlıklar içinde boğuşan Yeşilçam yönetmenleri buna rağmen yılda en çok film çekenler listesinde tüm ülkeler arasında başa güreşirlerdi. Bu kadar yoğunlukları arasında ünlü artistlerin kahırlarını, nazlarını, kaprislerini çekmek de onlara kalırdı. Afişte kimin isminin üste yazılacağı en büyük kriz nedeniydi. Bazı artistler de çekimlerin yarısında ekstra para isteyerek yönetmene şantaj yaparlardı. Bu şantajlardan bunalan bazı yönetmenlerin intikam amacıyla çaktırmadan bir senaryodan iki film çıkartarak şantajcı artistlerden intikam aldıkları şehir efsanesi olarak söylenirdi.
Afişlerle kavga etmek ise şehir efsanesi değil bir gerçekti. Bir dönem araları açık olan Atıf Yılmaz Batıbeki ile Osman Fahir Seden film isimleri üzerinden yani afişlerle birbirlerinden intikam almaya çalışmışlardı.
Atıf Yılmaz'ın, Vedat Türkali'nin senaryosunu yazdığı ve 1961 yılında çektiği film, "Allah Cezanı Versin Osman Bey" ismini taşıyordu. Bu isme çok kızan Osman Fahir’in intikamı gecikmedi. O da 1962 yılında senaryosu Bülent Oran'a ait "Erkeklik Öldü mü Atıf Bey?" isimli filmle Yılmaz'a cevap vermişti. İşin ilginç tarafı, iki filmin başrol oyuncusunun da o yılların yakışıklı jönü Orhan Günşiray olmasıydı.