Osman DEMİREL
Köşe Yazarı
Osman DEMİREL
 

Yazar Mehmet Berk Yaltırık ile Kısa Bir Röportaj

Yazar Mehmet Berk Yaltırık ile Kısa Bir Röportaj Korku ve fantastik hikâye yazarı olarak tanıdığımız Mehmet Berk Yaltırık ile yazarlık hayatı ve eserleri hakkında bir mülakat gerçekleştirdik. Bu mülakatın bir kısmını siz değerli hemşehrilerim ile paylaşıyorum. O. D:  Mehmet Bey, mülakat talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Öncelikle yazmaya nasıl karar verdiğinizden ve eserlerinizi kaleme alırken mezun olduğunuz bölümün etkisinden bahsetmek isterim. Bizlere kısaca açıklayabilir misiniz? M.B.Y: Tarihi olaylar, kişiler, kaynaklardaki ifadeler bana her zaman ilham vermiştir. Fantastik ve korku kurguları hayal ederken farklı dönemlerde geçen, eski zamanların insanlarının göründüğü serüvenler tasarlardım. Tarih bölümü bana bu dünyanın kapılarını aralamıştı açıkçası. Bunları ilk zamanlar kâğıt üzerinde kendime saklardım. 2009 yazında arkadaş ısrarıyla blog açıp başkalarıyla paylaşmaya başladım. O.D:  Eserlerinizde Türk folklorunun etkisini çokça görmekteyiz. Türk mitolojisi ve folkloru açısından akademik kaynaklar dışında romancılığın gelişimini ve sizin katkılarınızı okurlarımızın bilmesi açısından özetleyebilir misiniz? M.B.Y: Ben Osmanlı döneminde Balkanlarda görülen ve “hortlak”, “cadı” olarak anılan “vampir” inanışıyla bağlantılı toplu histeri vakalarından hareketle ağırlıklı olarak bu coğrafyaya, döneme has kurgular kaleme aldım. İkinci romanım “Istrancalı Abdülharis Paşa” haricinde bu temada pek çok öykü de kaleme aldım. Aynı zamanda bu konuyla ilgili yaptığım araştırmalar beni önce “Türk Kültüründe Hortlak-Cadı İnancı” adlı makaleyi yazmaya, sonra da arkadaşım Seçkin Sarpkaya’nın teklifiyle onunla yazdığımız “Türk Kültüründe Vampirler-Oburlar, Yalmavuzlar ve Diğerleri’nin” ortaya çıkışını etkiledi. Mehmet Berk YALTIRIK O.D: Eğitiminiz itibariyle tarihçisiniz. Ve eserlerinizi kaleme almadan önce akademik anlamda bir etüt yaptığınızı her röportajınızda dile getiriyorsunuz.  Eser verdiğiniz alanda bilgi sahibi olmayan yazarlar hakkında( kurmaca eserler dışında) ne düşünüyorsunuz? Osman DEMİREL M.B.Y: Tarihi kurguların kalitesini, arka planındaki araştırmanın niteliği kesinlikle etkiliyor. Bir zorunluluk değil, hatta kişi oturup alternatif bir tarih bile oluşturabilir kurgu çerçevesinde. Ancak kullanılacak malzemenin niteliği ve niceliği eserin değerini kesinlikle etkiliyor. O.D: Mehmet Bey, sizce bir eserin günlük hayatla olan ilişkisi veya gündelik hayatla arasındaki mesafe nasıl ve ne kadar olmalıdır? M.B.Y: Stephen King’in “Sivri kazıklar vampirler için neyse, gerçek de çoğunlukla hayal gücü için, odur” diye bir sözü vardır “Rüyalar ve Karabasanlar’ın önsözünde. Gerçekçilik ve gerçekçilik hissi ile, gerçek arasında fark var. Kurgu tasarlarken ilkinin üzerine gidilmelidir. Yaşayan ve yazılan dönemin gündelik yaşamını yansıtan bir hikâye daha cazip gelecektir. O.D: Eserlerinizde yöresel ağız ve ifadelere sıklıkla yer vermenizden dolayı olumlu ya da olumsuz eleştiriler alıyor musunuz? Alıyorsanız bizlere bir örnek verebilir misiniz? M.B.Y: Bazı okurlardan olumsuz tepkiler gelse de büyük bir kısmı beğendiğini söylüyor. Bilhassa kendi yöresinin deyişlerini, ağzını gören okurlar okumaktan büyük keyif aldıklarını, ayrı bir gerçekçilik kattığını belirtiyorlar. O.D: Mehmet Bey, bize ayırmış olduğunuz vakit ve vermiş olduğunuz bilgiler için hem okurlarımız hem de kendi adıma teşekkür ederim. M.B.Y: Rica ederim. Yazı haricinde kimi öykülerimi “Son Gulyabani-Mehmet Berk Yaltırık” adlı YouTube kanalımda da seslendiriyorum, ilginç tarihi konulardan bahsediyorum, canlı yayınlar gerçekleştiriyorum. Yolu düşenleri beklerim. https://www.youtube.com/c/SonGulyabani  
Ekleme Tarihi: 06 Temmuz 2024 - Cumartesi

Yazar Mehmet Berk Yaltırık ile Kısa Bir Röportaj

Yazar Mehmet Berk Yaltırık ile Kısa Bir Röportaj

Korku ve fantastik hikâye yazarı olarak tanıdığımız Mehmet Berk Yaltırık ile yazarlık hayatı ve eserleri hakkında bir mülakat gerçekleştirdik. Bu mülakatın bir kısmını siz değerli hemşehrilerim ile paylaşıyorum.

O. D:  Mehmet Bey, mülakat talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Öncelikle yazmaya nasıl karar verdiğinizden ve eserlerinizi kaleme alırken mezun olduğunuz bölümün etkisinden bahsetmek isterim. Bizlere kısaca açıklayabilir misiniz?

M.B.Y: Tarihi olaylar, kişiler, kaynaklardaki ifadeler bana her zaman ilham vermiştir. Fantastik ve korku kurguları hayal ederken farklı dönemlerde geçen, eski zamanların insanlarının göründüğü serüvenler tasarlardım. Tarih bölümü bana bu dünyanın kapılarını aralamıştı açıkçası. Bunları ilk zamanlar kâğıt üzerinde kendime saklardım. 2009 yazında arkadaş ısrarıyla blog açıp başkalarıyla paylaşmaya başladım.

O.D:  Eserlerinizde Türk folklorunun etkisini çokça görmekteyiz. Türk mitolojisi ve folkloru açısından akademik kaynaklar dışında romancılığın gelişimini ve sizin katkılarınızı okurlarımızın bilmesi açısından özetleyebilir misiniz?

M.B.Y: Ben Osmanlı döneminde Balkanlarda görülen ve “hortlak”, “cadı” olarak anılan “vampir” inanışıyla bağlantılı toplu histeri vakalarından hareketle ağırlıklı olarak bu coğrafyaya, döneme has kurgular kaleme aldım. İkinci romanım “Istrancalı Abdülharis Paşa” haricinde bu temada pek çok öykü de kaleme aldım. Aynı zamanda bu konuyla ilgili yaptığım araştırmalar beni önce “Türk Kültüründe Hortlak-Cadı İnancı” adlı makaleyi yazmaya, sonra da arkadaşım Seçkin Sarpkaya’nın teklifiyle onunla yazdığımız “Türk Kültüründe Vampirler-Oburlar, Yalmavuzlar ve Diğerleri’nin” ortaya çıkışını etkiledi.

Mehmet Berk YALTIRIK

O.D: Eğitiminiz itibariyle tarihçisiniz. Ve eserlerinizi kaleme almadan önce akademik anlamda bir etüt yaptığınızı her röportajınızda dile getiriyorsunuz.  Eser verdiğiniz alanda bilgi sahibi olmayan yazarlar hakkında( kurmaca eserler dışında) ne düşünüyorsunuz?

Osman DEMİREL

M.B.Y: Tarihi kurguların kalitesini, arka planındaki araştırmanın niteliği kesinlikle etkiliyor. Bir zorunluluk değil, hatta kişi oturup alternatif bir tarih bile oluşturabilir kurgu çerçevesinde. Ancak kullanılacak malzemenin niteliği ve niceliği eserin değerini kesinlikle etkiliyor.

O.D: Mehmet Bey, sizce bir eserin günlük hayatla olan ilişkisi veya gündelik hayatla arasındaki mesafe nasıl ve ne kadar olmalıdır?

M.B.Y: Stephen King’in “Sivri kazıklar vampirler için neyse, gerçek de çoğunlukla hayal gücü için, odur” diye bir sözü vardır “Rüyalar ve Karabasanlar’ın önsözünde. Gerçekçilik ve gerçekçilik hissi ile, gerçek arasında fark var. Kurgu tasarlarken ilkinin üzerine gidilmelidir. Yaşayan ve yazılan dönemin gündelik yaşamını yansıtan bir hikâye daha cazip gelecektir.

O.D: Eserlerinizde yöresel ağız ve ifadelere sıklıkla yer vermenizden dolayı olumlu ya da olumsuz eleştiriler alıyor musunuz? Alıyorsanız bizlere bir örnek verebilir misiniz?

M.B.Y: Bazı okurlardan olumsuz tepkiler gelse de büyük bir kısmı beğendiğini söylüyor. Bilhassa kendi yöresinin deyişlerini, ağzını gören okurlar okumaktan büyük keyif aldıklarını, ayrı bir gerçekçilik kattığını belirtiyorlar.

O.D: Mehmet Bey, bize ayırmış olduğunuz vakit ve vermiş olduğunuz bilgiler için hem okurlarımız hem de kendi adıma teşekkür ederim.

M.B.Y: Rica ederim. Yazı haricinde kimi öykülerimi “Son Gulyabani-Mehmet Berk Yaltırık” adlı YouTube kanalımda da seslendiriyorum, ilginç tarihi konulardan bahsediyorum, canlı yayınlar gerçekleştiriyorum. Yolu düşenleri beklerim.

https://www.youtube.com/c/SonGulyabani

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 blossomtips.com