Çorap Söküğü
Yüreği Atatürk, nabzı ay yıldız
Akşam iki kez çaldı telefonum, iki kez. “Hacı’yı kaybettik” dedi ahizenin ucundaki ses:
“Hacı’yı kaybettik.”
Sesi titrek ve ağlamaklıydı. Elli yıllık dostu Boksör Hacı’nın kaybını bildiren sesti Ali Adalıoğlu. Yüreği dağlı, yüreği yanık, ağlamaklıydı.
Yüreğim delindi, gözümden yaş düştü.
*
“Sel gider kum kalır” derdi hep.
Heyhat! Sel gitti. Yürek yetim, yürek enkaz.
*
Mersin’in sembol ismi.
Mersin İdman Yurdu’nun hafızası.
Ringlerin demir yumruğu.
Spor ve gönül insanı Hacı ağabeyi, Boksör Hacı’yı, Bayram Birinci’yi uğurladık dün. Mersin Şehir Mezarlığı insan seliydi. Dostları, sevenleri, tanıyanlar, hiç tanımayıp adını işitenler herkes ama herkes uğurlamak için oradaydı.
Biz Hacı ağabeyi uğurlarken, Hacı ağabey dört ay önce uğurladığı büyük aşkı, 47 yıllık hayat arkadaşı Fevziye’sine kavuşuyordu.
*
Gittikçe artıyor yalnızlığım. Sel gitti. Yürek yetim, yürek enkaz.
Güle güle boksör. Senden önce gidenlere selam söyle: İsmet Barlas, Peyami Safa Maracı, İpek Tufan, Nevzat Çağlar, Gündüz Artan, Hamdi Yurdakul, Tankut Tufan, Selçuk Ölçer, Basri Ünalan, Müfit Bekiroğlu, Fikret Ünver, Mustafa Özgür, Ziya Keskinışık, Yurdakul Dinçerden, Bülent Akbaş.
*
Yunus der ki: “Ölür ise ten ölür, canlar ölesi değil.”
Bayram Birinci, Mersin İdman Yurdu’na verdiği emekle hatırlanacak.
Anısı hep saygıyla yaşanacak.
Biz onu “Boksör Hacı” diye bildik, “Hacı ağabey” diye tanıdık, sevdik.
Gömleği kırmızıysa, ceketi lacivertti.
Pantolonu lacivertse, kemeri kırmızı.
Ve yüreği Atatürk, nabzı ay yıldız.