Necdet CANARAN
Köşe Yazarı
Necdet CANARAN
 

Vuslata erecek miyim?

Çorap Söküğü   Vuslata erecek miyim? Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim. Gelgelelim, ne var ki… Heyhat, ne yazık ki… Mersin’de metro yok Tülay!   *   Ayrı yakalardayız. Sen ışıkları sönmüş karşı yakada. Ben ışıkları sönmüş bu yakada. Oysa ben, Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim. Gelgelelim, ne var ki… Heyhat, ne yazık ki… Mersin’de metro yok Tülay!   * Yalnız fakat güzel ülkemizde metroya sahip 5 kent var: Adana, Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir yolcusu kalmasın. Kocaeli, Gaziantep ve Konya da metro rüyası görüyor. Yalnız fakat güzel ülkemizde güzel ki güzel şehrimiz Mersin’i demir ağlarla örmek isteyen… Metro armağan etmek isteyen bir belediye başkanı, Vahap Seçer var… E kimdir Vahap Seçer? E’si şu: Şarkılara sordum söylemediler. Anılara yalvardım bilemediler. Sözlüklere baktım şöyle dediler: "Vahap ismi, eli açıklık ve cömertlik anlamına gelir.” Gelgelelim, ne var ki… Heyhat, ne yazık ki… Bizim eli açık, cömert başkana ayak direyenler, ket vurmak isteyenler, tökezlemesini isteyenler vardı, var ha var! E, biz böyleyiz işte, anlaşılmaz bir kuru inat var siyasette. Var ha var! Şuracıkta hatırlatmış olup bir konuşma baloncuğu açayım, sonra ilk otobüsle döneceğim. “Zengini hayırsız evlat, siyasetçiyi kuru inat bitirir.” demişti Osman Bölükbaşı.   *   Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim. Şimdi yanımda olacaktın. Gelgelelim, ne var ki… Heyhat, ne yazık ki… Mersin’de metro yok Tülay! Hislerime ne de güzel tercüman olmuş Kayahan: “Sabahlar uzak bu sevda tuzak bana. Çok zaman geçti sabrım yok yarınlara. Kaçıncı hasret, kaçıncı yalnızlığım?”   *   İlk otobüsle döneceğim demiştim hani. Hah, işte 156 yanaştı durağa. Önce çocuklar ve kadınlar. Gelen ilk otobüse yine en son ben bindim. 33 kartı okuttum, “dıt” sesi gelince arkaya doğru ilerledim. Nerede kalmıştım? Ah, evet! “İnat” demiştim hani yukarıda, kuru inat… Önünde gri bir yol vardı Vahap Seçer’in. “Umut kadar beyaz değil, umutsuzluk kadar da siyah değildi” o yol.  Bir gece ansızın geldi, yine geldi, yine yeniden. Ben de destek verince 31 Mart seçimlerinde ket vurulan metro hattında yol temizliği yaptı. “İnadı kuru inat” siyasetçileri seçim gecesi bitirdi. Evet, çok eleştirilsem de çok destek verdim Vahap Başkana. Haberler şahit, sosyal medya paylaşımlarım tanıktır. Kuğulu Park’ta yaptığım basın açıklamasında, “Sol oylar bölünmesin diye”, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığına yaptığım bağımsız aday başvurumu geri çektiğimi ilan etmiştim. Mütevazılık bir yere kadar. İşte bu sebeple tam da bu sebeple yelkenleri rüzgârla dolan Vahap Seçer tarihi oy farkıyla yine yeniden Mersin’e başkan seçildi. “İnadı kuru inat” siyasetçileri sandığa gömdü, siyaseten bitirdi. Ee? E’si şu: “Zengini hayırsız evlat, siyasetçiyi kuru inat bitirir.” demişti Osman Bölükbaşı. “İnadı kuru inat” siyasetçileri sandığa gömdü, siyaseten bitirdi Vahap Seçer.     *   Erkin Koray, “Aşktan yana şansım yok” derdi. Sonra devam ederdi: “Dün gece çok aradım Aradım bulamadım Kör olası çöpçüler Aşkımı süpürmüşler.” İzahı olmayan mevzunun mizahı olur şu hâlde. Güzel haber Tülay! Vahap Başkan metroya ket olup aşkımızı süpüren “inadı kuru inat siyasetçileri” seçim gecesi süpürdü. Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim. Mersin’e metro mu geliyor ne?   *   Herkes “Can Yücel yazmış” diye paylaşıyor. Herkesin ağzı torba değil ki büzesin. Herman Amato yazmış, Can Yücel Türkçeye çevirmiş. “En uzak mesafe ne Afrika'dır, ne Çin, ne Hindistan, ne seyyareler, ne de yıldızlar geceleri ışıldayan...   En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir birbirini anlamayan...”   Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinin geçen dönemdeki muhalif kafaları, Mersin Metrosuna katbekat mesafeli durunca, kuru inatla, siyaseten ayak direyince ve Ankara bile isteye onay vermekte gecikince Mersin beş yıl kaybetti. Kuş uçar, otomobil uçar ama gerçek uçup gitmez. Tarih unutmaz. Mersin şehrinin önünü bile isteye kesenleri tarih unutmaz, tarih mutlaka yazacaktır. *   Köprünün altından çok sular geçti. Aklımda yanlış mı kalmış ne? 3 Ocak-Viranşehir hattında mı ne? 13,400 kilometre uzunluğunda mı ne? 11 istasyon mu olacak ne? Köprünün altından çok sular geçti. Gide gele vardığımız mesafe ne? Mersin’i demir ağlarla örmek isteyen Vahap Başkan çıkıp bir daha, tekrar, yine yeniden, yeni baştan anlatsa. Mersin’e metro mu geliyor ne? İmamın kayığına binmeden önce demir ata binebilecek miyim ne? Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim. “Her şey vaktini bekler” demiş Mevlana. İyi, güzel, kabul, tamam da arkadaş: -Bekleye bekleye çürüyeceğim. Mersin’i demir ağlarla örmek isteyen Vahap Başkan bu sesi duysa, çıkıp tane tane anlatsa: Vuslata erecek miyim? Tülay’a ne diyeyim?  
Ekleme Tarihi: 14 Ekim 2024 - Pazartesi

Vuslata erecek miyim?

Çorap Söküğü

 

Vuslata erecek miyim?

Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim.

Gelgelelim, ne var ki…

Heyhat, ne yazık ki…

Mersin’de metro yok Tülay!

 

*

 

Ayrı yakalardayız.

Sen ışıkları sönmüş karşı yakada.

Ben ışıkları sönmüş bu yakada.

Oysa ben,

Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim.

Gelgelelim, ne var ki…

Heyhat, ne yazık ki…

Mersin’de metro yok Tülay!

 

*

Yalnız fakat güzel ülkemizde metroya sahip 5 kent var: Adana, Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir yolcusu kalmasın. Kocaeli, Gaziantep ve Konya da metro rüyası görüyor.

Yalnız fakat güzel ülkemizde güzel ki güzel şehrimiz Mersin’i demir ağlarla örmek isteyen…

Metro armağan etmek isteyen bir belediye başkanı, Vahap Seçer var…

E kimdir Vahap Seçer?

E’si şu: Şarkılara sordum söylemediler. Anılara yalvardım bilemediler. Sözlüklere baktım şöyle dediler:

"Vahap ismi, eli açıklık ve cömertlik anlamına gelir.”

Gelgelelim, ne var ki…

Heyhat, ne yazık ki…

Bizim eli açık, cömert başkana ayak direyenler, ket vurmak isteyenler, tökezlemesini isteyenler vardı, var ha var!

E, biz böyleyiz işte, anlaşılmaz bir kuru inat var siyasette. Var ha var!

Şuracıkta hatırlatmış olup bir konuşma baloncuğu açayım, sonra ilk otobüsle döneceğim. “Zengini hayırsız evlat, siyasetçiyi kuru inat bitirir.” demişti Osman Bölükbaşı.

 

*

 

Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim.

Şimdi yanımda olacaktın.

Gelgelelim, ne var ki…

Heyhat, ne yazık ki…

Mersin’de metro yok Tülay!

Hislerime ne de güzel tercüman olmuş Kayahan:

“Sabahlar uzak bu sevda tuzak bana.

Çok zaman geçti sabrım yok yarınlara.

Kaçıncı hasret, kaçıncı yalnızlığım?”

 

*

 

İlk otobüsle döneceğim demiştim hani. Hah, işte 156 yanaştı durağa. Önce çocuklar ve kadınlar. Gelen ilk otobüse yine en son ben bindim. 33 kartı okuttum, “dıt” sesi gelince arkaya doğru ilerledim.

Nerede kalmıştım?

Ah, evet!

“İnat” demiştim hani yukarıda, kuru inat…

Önünde gri bir yol vardı Vahap Seçer’in.

“Umut kadar beyaz değil, umutsuzluk kadar da siyah değildi” o yol. 

Bir gece ansızın geldi, yine geldi, yine yeniden.

Ben de destek verince 31 Mart seçimlerinde ket vurulan metro hattında yol temizliği yaptı. “İnadı kuru inat” siyasetçileri seçim gecesi bitirdi.

Evet, çok eleştirilsem de çok destek verdim Vahap Başkana. Haberler şahit, sosyal medya paylaşımlarım tanıktır. Kuğulu Park’ta yaptığım basın açıklamasında, “Sol oylar bölünmesin diye”, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığına yaptığım bağımsız aday başvurumu geri çektiğimi ilan etmiştim. Mütevazılık bir yere kadar. İşte bu sebeple tam da bu sebeple yelkenleri rüzgârla dolan Vahap Seçer tarihi oy farkıyla yine yeniden Mersin’e başkan seçildi.

“İnadı kuru inat” siyasetçileri sandığa gömdü, siyaseten bitirdi.

Ee?

E’si şu: “Zengini hayırsız evlat, siyasetçiyi kuru inat bitirir.” demişti Osman Bölükbaşı. “İnadı kuru inat” siyasetçileri sandığa gömdü, siyaseten bitirdi Vahap Seçer.

 

 

*

 

Erkin Koray, “Aşktan yana şansım yok” derdi.

Sonra devam ederdi:

“Dün gece çok aradım

Aradım bulamadım

Kör olası çöpçüler

Aşkımı süpürmüşler.”

İzahı olmayan mevzunun mizahı olur şu hâlde.

Güzel haber Tülay!

Vahap Başkan metroya ket olup aşkımızı süpüren “inadı kuru inat siyasetçileri” seçim gecesi süpürdü.

Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim.

Mersin’e metro mu geliyor ne?

 

*

 

Herkes “Can Yücel yazmış” diye paylaşıyor.

Herkesin ağzı torba değil ki büzesin. Herman Amato yazmış, Can Yücel Türkçeye çevirmiş.

“En uzak mesafe

ne Afrika'dır,

ne Çin,

ne Hindistan,

ne seyyareler,

ne de yıldızlar geceleri ışıldayan...

 

En uzak mesafe

iki kafa arasındaki mesafedir

birbirini anlamayan...”

 

Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinin geçen dönemdeki muhalif kafaları, Mersin Metrosuna katbekat mesafeli durunca, kuru inatla, siyaseten ayak direyince ve Ankara bile isteye onay vermekte gecikince Mersin beş yıl kaybetti.

Kuş uçar, otomobil uçar ama gerçek uçup gitmez. Tarih unutmaz. Mersin şehrinin önünü bile isteye kesenleri tarih unutmaz, tarih mutlaka yazacaktır.

*

 

Köprünün altından çok sular geçti.

Aklımda yanlış mı kalmış ne?

3 Ocak-Viranşehir hattında mı ne?

13,400 kilometre uzunluğunda mı ne?

11 istasyon mu olacak ne?

Köprünün altından çok sular geçti. Gide gele vardığımız mesafe ne?

Mersin’i demir ağlarla örmek isteyen Vahap Başkan çıkıp bir daha, tekrar, yine yeniden, yeni baştan anlatsa.

Mersin’e metro mu geliyor ne?

İmamın kayığına binmeden önce demir ata binebilecek miyim ne?

Metroda karşılaşma ihtimalimizi sevmiştim.

“Her şey vaktini bekler” demiş Mevlana.

İyi, güzel, kabul, tamam da arkadaş:

-Bekleye bekleye çürüyeceğim.

Mersin’i demir ağlarla örmek isteyen Vahap Başkan bu sesi duysa, çıkıp tane tane anlatsa: Vuslata erecek miyim?

Tülay’a ne diyeyim?

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 blossomtips.com