Çorap Söküğü   “Unutma” der giden sevgili... En sonda söylenecek ne varsa en başta söyleyeyim: İmkansız şey, “şampiyonluk” denen meçhulün Hanya’sını Konya’sını yazmak! Elim bağlanmış, gazım tükenmiş, nutkum tutuk. Zurnanın zırt dediği yer de tam burası. Şampiyonluk denen meçhul nasıl yazılır? Lafa nereden başlanır? Cümle âlem biliyor ki şampiyonluk yazmaya yazmaya pas tuttum. Saçım ağardı. Morukladım. Mutlu sona antrenmansız yakalandım. Hay gözünün peteğini yediğim sihirli kelimeler, neredesiniz?   *   “Unutma” der hep giden sevgili. Unutmadım! Kim bilir kaç yıl önceydi? Şimdi masal gibi gelen bir yaz günüydü ve küme düşmüştü yüzlerce, binlerce yürek. Mersin yağmur altındaydı. O yaz gününde yağan gözyaşıydı... Unutmadım!   * Bu yaşa geldim hiç böyle coşkulu kalabalık görmedim. Edip Buran sadece salon değil, arena. Yer yerinden oynuyor. Alkış, tezahürat gırla. Maç başlıyor, rüzgâr kanatlı dakikalar hızla tükeniyor “şampiyonluk” ha geldi ha gelecek diyoruz, yürek ağızda. Can Sevim, kadroda kim var kim yok sahaya sürse de maç kora kor, kafa kafaya: Metcezir. Naz etse de sonunda geliyor. Pir geliyor.  Bulgur bulgur gözyaşıyla geliyor. Şampiyonluk geliyor.   * On yıl sonra… Hoş bulduk MSK. Bizi dipsiz kuyularda ipsiz bırak ama bir daha Süper Lig’den mahrum bırakma.   *   Bitirirken… “Kayışı çekene sor” demişler… Can Sevim nezdinde basketbolcu kardeşlerimizi, yönetim takımını, malzemeciyi, masörü, çamaşır yıkayıcıyı tebrik ediyorum. Sporun birleştirici gücüne inanan vizyoner Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’i iki kere tebrik ediyorum. İki kere tebrik ne kelime, iki kere tebrik ve teşekkür ediyorum. Ve bir teşekkür MSK ile kenetlenen Mersin’e: Aferin bize! Sevim koş, vizyonsuz zihniyetin seneler önce kapısına kilit vurduğu MSK küllerinden doğdu, Süper Lig’den el sallıyor!