Çorap Söküğü   Tek tek ve de sek İnsan evladına sormuşlar: - Nasılsın? - İyiyim demek âdettendir, demiş. Şu hâlde âdettendir, “iyiyim” diyeyim; çeşmeden su içip serinleyeyim, hemencecik mevzuya geçeyim.   *   Belediye başkanlarını kimi zaman hekime kimi zaman her derde deva ilaca bazen müfettişe benzetirim. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer mesela… Sabah koşar, öğlen bisiklette pedal basıp sağlıklı yaşamın önemine dikkat çeker. Öğleden biraz önce bilim merkezinde çocuklarla vakit geçirir. Biraz önceden biraz sonra patili dostlarla buluşur. İkindi üzüm toplar. İkindiyi beş geçe çapa yapar. Gün batarken fidan diker. Alaca karanlıkta gübre dağıtır. Düğünde, cenazede, sünnet töreninde günü bitirir. Bu adam ne yer ne içer? Hangi vakit dinlenir? Dikkat buyurduysanız metroydu, altyapıydı, şuydu buyduyu saymadım bile. Adam, tam teşekküllü hastane gibi 7/24 hizmet veriyor. Geçenlerde, tasarrufun önemine dikkat çekip suyu dikkatli kullanmamızı önerdiydi. İsviçre çakısı gibi reisimizin önerisi başım gözüm üstüne. Mesajı aldım, tasarruf moduna geçtim ama bir yandan acıdım adama arkadaş. Valla acıdım! Merakımdır: Hayat damla damla akarken ne vakit ruhunu besler? *   Toroslar Belediye Başkanımız Abdurrahman Yıldız mesela… “O köy senin, bu köy benim” demez, dolaşır durur. Yaylada pekmez kaynatır. Kahvehanede dert dinler. Sokak sokak dolaşır çöp toplar. Çay demler. “Torosların tek delikli kuruşunu peşkeş çektirmem, yedirtmem” dediği gün tehdit yer! Belediyesi baskın yer. Dikkat buyurduysanız plansız kentleşmeydi, kaçak yapılaşmaydı şuydu buyduyu saymadım bile. Adam, Gogol’ün “Müfettiş”inin aksine mülkiye müfettişi gibi 7/24 hizmet veriyor. İsraf kalemlerini tek tek kırıp tasarrufa önem veriyor. Devraldığı enkazın milyara merdiven dayamış borcunun üçte birini ödüyor. Gözüne uyku girmiyor. Sahi kuzum, bu adam ne yer ne içer? Hangi vakit dinlenir? Her damla bir hayatken ne vakit ruhunu besler? Acıyorum hâline! Valla acıyorum adama arkadaş! *   E, sonra! Kulak ver sözüme dinle vatandaş! - Musluğu değil, bilincini aç. - Her damla bir hayattır; israf etme. - Hayat damla damla akıyor, israf etme.   Bitirirken… Emmim dayım hepsinden aldım payım. Anladım ki tasarruf önemli. İşte bu sebepten tam da bu sebepten rakıyı susuz içiyorum artık. Tek içiyorum. “Tek tek” ve de “sek.” Ne diyorum Tülay; tek başına gitmiyor bu zıkkım. Kumkumav gibiyim gıyabında.   * Meğer yazı bitmemiş... Sayfacımız Olmazların Yücel, “köşe kısa geldi” deyi “hişt” etti. İlahi Yücel! Uçak modunda olağanüstü bir hüner göstermiş, kelimelerden tasarruf etmiştim oysa. “Hişt” olsun o zaman sana. Temel'in oğlu kan ter içinde koşarak eve gelmiş. - Uy buba tam yuz bin lira tasarruf ettum, otobüse binmeyip yaninda koştum. Temel dudak büküp söylenmiş: - Ula oğlum ha biraz daha akilli olsaydun da taksinin yanunda koşsaydin ya. Daha çok kazanirdun.