Necdet CANARAN
Köşe Yazarı
Necdet CANARAN
 

O yâr gitti ıssız kaldı buralar...

Çorap Söküğü   O yâr gitti ıssız kaldı buralar... Kritik yapacaksak ağzı dolu, noktası virgülü yerinde konuşmak mecburiyetindeyiz. Bilesiniz, Ordu ve Giresun için fındık neyse Rize için çay odur. Bitlis için Beş Minare neyse Çorum için leblebi o… Denizli için horoz neyse… Isparta için gül neyse… Karaman için koyun neyse Sivas için kangal köpeği odur. Zonguldak için taşkömürü neyse… Mersin için liman, Mersin için İdman Yurdu odur...   * Limanı yad ellere kaptırdık. Başarısıyla sevindiğimiz, tökezlediğinde üzüldüğümüz ama hep gururlandığımız, beşikten mezara sevdamız Mersin İdman Yurdu ise kapanın elinde kaldı. Gözleri kapalı, kulakları tıkalı; esip savurmada mahir, arkasını getirmede maharetsiz, nefessiz, beceriksiz, yeteneksiz, gıygıycı kulüp yöneticileri retrospektif ahmaklıkla sevenleri ayırdı. Gıygıycıların gerçek hayatta yaptığı ölçüsüz kötülüğü Yeşilçam’ın efsane kötü adamları Erol Taş, Bilal İnci, Turgut Özatay, Kazım Kartal, Hikmet Taşdemir, Süheyl Eğriboz, Coşkun Göğen, Nuri Alço filmlerde yapmadı. - Sevgi neydi? - Sevgi emekti! Sevginin adı Mersin, sevdanın adı İdman Yurdu’ydu.   *   Demiş ki şair: “Canımın çekirdeğinde diken Gözümün bebeğinde sitem var.” Mersin İdman Yurdu kaç zamandır yok. Borçlandırdılar, sokakta bıraktılar, kabristanda mezarını kazdılar. Yaşasaydı 99 yaşında olacaktı. Mersin İdman Yurdu düşte kaldı. Bugünden önceki günde, dünde… Demiş ki şair: “Canımın çekirdeğinde diken Gözümün bebeğinde sitem var.”   *   Şimdilerde… Adının başına “yeni” sözcüğü eklenen… Adının başına rakam dizilen aşkımız, sevdamız, tutkumuz benzeri bir şeyler var ama… Rüzgâr vurdu, etek savruldu, laf gelip dayandı: Taklit aslını yaşatır mı?   *   Bitirirken… Önce ekmekler bozuldu sonrasında her şey… Hiçbir şey eskisi gibi değil. Bildiğimiz hiçbir koku, tat, lezzet kalmadı yarına. Domatesin eski tadı yok. Bayramın eski tadı yok. Sevginin adı var, tadı yok. Yad ellerdeki Mersin Limanı’nın belki adı var, tadı yok. Cicili bicili “İdman Yurdu” benzeri bir şeyler var, tadı yok.   * Hatırlar mısınız, bir zamanlar fakir ama gururlu bir genç vardı. Her daim genç! Başarısıyla sevindiğimiz, tökezlediğinde üzüldüğümüz ama hep gururlandığımız, beşikten mezara sevdamız Mersin İdman Yurdu vardı. Kalmadı tesellisi ne şarkının ne sazın. O yâr gitti ıssız kaldı buralar. Sebep olanlar sebepsiz kalsın!  
Ekleme Tarihi: 04 Temmuz 2024 - Perşembe

O yâr gitti ıssız kaldı buralar...

Çorap Söküğü

 

O yâr gitti ıssız kaldı buralar...

Kritik yapacaksak ağzı dolu, noktası virgülü yerinde konuşmak mecburiyetindeyiz.

Bilesiniz, Ordu ve Giresun için fındık neyse Rize için çay odur.

Bitlis için Beş Minare neyse Çorum için leblebi o…

Denizli için horoz neyse…

Isparta için gül neyse…

Karaman için koyun neyse Sivas için kangal köpeği odur.

Zonguldak için taşkömürü neyse…

Mersin için liman,

Mersin için İdman Yurdu odur...

 

*

Limanı yad ellere kaptırdık.

Başarısıyla sevindiğimiz, tökezlediğinde üzüldüğümüz ama hep gururlandığımız, beşikten mezara sevdamız Mersin İdman Yurdu ise kapanın elinde kaldı.

Gözleri kapalı, kulakları tıkalı; esip savurmada mahir, arkasını getirmede maharetsiz, nefessiz, beceriksiz, yeteneksiz, gıygıycı kulüp yöneticileri retrospektif ahmaklıkla sevenleri ayırdı.

Gıygıycıların gerçek hayatta yaptığı ölçüsüz kötülüğü Yeşilçam’ın efsane kötü adamları Erol Taş, Bilal İnci, Turgut Özatay, Kazım Kartal, Hikmet Taşdemir, Süheyl Eğriboz, Coşkun Göğen, Nuri Alço filmlerde yapmadı.

- Sevgi neydi?

- Sevgi emekti!

Sevginin adı Mersin, sevdanın adı İdman Yurdu’ydu.

 

*

 

Demiş ki şair:

“Canımın çekirdeğinde diken
Gözümün bebeğinde sitem var.”

Mersin İdman Yurdu kaç zamandır yok.

Borçlandırdılar, sokakta bıraktılar, kabristanda mezarını kazdılar.

Yaşasaydı 99 yaşında olacaktı.

Mersin İdman Yurdu düşte kaldı.

Bugünden önceki günde, dünde…

Demiş ki şair:

“Canımın çekirdeğinde diken
Gözümün bebeğinde sitem var.”

 

*

 

Şimdilerde…

Adının başına “yeni” sözcüğü eklenen…

Adının başına rakam dizilen aşkımız, sevdamız, tutkumuz benzeri bir şeyler var ama… Rüzgâr vurdu, etek savruldu, laf gelip dayandı: Taklit aslını yaşatır mı?

 

*

 

Bitirirken…

Önce ekmekler bozuldu sonrasında her şey…

Hiçbir şey eskisi gibi değil.

Bildiğimiz hiçbir koku, tat, lezzet kalmadı yarına.

Domatesin eski tadı yok.

Bayramın eski tadı yok.

Sevginin adı var, tadı yok.

Yad ellerdeki Mersin Limanı’nın belki adı var, tadı yok.

Cicili bicili “İdman Yurdu” benzeri bir şeyler var, tadı yok.

 

*

Hatırlar mısınız, bir zamanlar fakir ama gururlu bir genç vardı.

Her daim genç!

Başarısıyla sevindiğimiz, tökezlediğinde üzüldüğümüz ama hep gururlandığımız, beşikten mezara sevdamız Mersin İdman Yurdu vardı.

Kalmadı tesellisi ne şarkının ne sazın.

O yâr gitti ıssız kaldı buralar.

Sebep olanlar sebepsiz kalsın!

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 blossomtips.com