Çorap Söküğü   ÇOK ŞEY BİLMEK AZ ŞEY Mİ?   Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100’üncü yıldönümünde Tarsus’un il olabilmesi için bir mücadele başlatmış. İHA’nın haberine göre, 21 oda ve 58 medya kuruluşunca desteklenen “İl’le de Tarsus” projesinin tanıtımında konuşan Bozdoğan, “Tarsus’un il olmasını Asurlular istiyor” demiş. “Tarsus’un il olmasını Hitit İmparatorluğu istiyor.” dedikten sonra “Tarsus’un il olmasını Roma İmparatorluğu istiyor.” diye eklemiş.   Aşk olsun tutabilene! Haluk Başkan sözlerinin devamında: “Tarsus’un il olmasını zulümden kaçan yedi uyurlar istiyor.” diye buyurmuş. Bir tırnak işareti açtıktan sonra: “Kölelikten kurtularak bağımsızlığını kazanan Bilali Habeşi istiyor.”  demiş. Ve sonra sözlerine şöyle devam etmiş Haluk Bozdoğan: “Tarsus’un il olmasını; Tarsus’u tüm dünyaya tanıtan Saint Paul istiyor. Tarsus’a dağlarımızın eteklerinden bakan Yörük annemiz istiyor. Tarsus’u her sabah çörek kokularıyla uyandıran Arap teyzemiz istiyor. İyi günde kötü günde birbirimize sarıldığımız Kürt kardeşimiz istiyor.”   Bu sözlerin öncesinde “İl’le de Tarsus” projesinin Tarsus’un tam bağımsızlık mücadelesi olduğuna değinmiş Haluk Başkan ve eklemiş: “Türkiye Cumhuriyeti kurulurken kimse altın tepside sunmadı, kanla, gözyaşıyla, acıyla kuruldu.” Sonra bir sözcüğü çıkarıp eklemiş: “Burada da aynı Kurtuluş Savaşı’nda olduğu gibi acı da olacak, gözyaşı da olacak, emek de olacak, alın teri de olacak. Birçok şey olacak. Ama şuradan emin olun, Tarsus il olmak zorunda.”   Bu sözlerin sonrasında: “Biz bize yeteriz” demiş Başkan. “Biz” dediği yani Tarsuslular. Ya biz? Biz ötekiyiz! Bu sözün devamında ise Tarsus’un il olamamasını Mersin lobisinin yıllardır ‘yarattığı sıkıntıya’ bağlamış.   **   Hani deveye sormuşlar: Boynun neden eğri? “Nerem doğru ki?” demiş hani. Başkan Bozdoğan’ın konuşma metnine baktım, bir daha baktım sonra bir daha… Doğru bir bakış, doğru bir sözcük doğru bir tümce bulamadım. Böyle konuşma, böyle konuşma metni mi olur Sayın Başkan? Kaş yapayım derken!   İnternette dolandım, “Kardiyoloji, Nefroloji, Dâhiliye, Üroloji, Hipertansiyon, Göğüs Hastalıkları, Çocuk Hastalıkları” alanında 184 seminer sertifikası varmış tıp hekimi Bozdoğan’ın. İnsan Kaynakları ile Halkla İlişkiler Uzmanlığı kurslarını da bitirmiş. İş Yeri Hekimliği, Spor Hekimliği, Turizm Hekimliği sertifikalarına da sahipmiş. Yani? Yani çok şey biliyor. Çok şey bilince de böyle konuşuyor! Ne diyeyim? “Çok şey bilmek az şey mi?”   Bitirirken…   “Ben, şahsen, bizzat, kendim” Tarsus’un il olmasını destekliyorum. Hatta bir adım daha ileriye gidip Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı, Tarsuslu Vahap Seçer’i Tarsus’un il yapılmasına yönelik TBMM’de verdiği kanun teklifinin arkasında durmaya, il olabilmek için çalışma yürüten Silifkelilerin, Anamurluların gözlerinin ta içine bakarak Tarsus’un tam bağımsızlık mücadelesine destek olmaya davet ettim, ediyorum. Haydi, tam da şimdi!   Meğer yazı bitmemiş:   Sayın Bozdoğan’ın açtığı yoldan ilerlersek Silifke’nin il olmasını Büyük İskender istiyor. Gerisi teferruat! Anamur’un il olmasını ise Luviler, Arzavalar, Kilikyalılar, Seleukoslar, Kizzuvatnalılar, Hititler, Asurlular, Persler, Romalılar, Bizanslılar ve Araplar istiyor. Asurlular, Hititler ve Romalılara dikkat isterim! Bu arkadaşlar çift taraflı oynuyor!