Çorap Söküğü
Böyleyiz, böyleydik zaten…
Sonra radyoda bir şarkı çalar:
“Neredeydik, nerelere geldik!
Boş vere boş vere ne hâle geldik!”
*
Şaşırma öyle Aysel!
Biz böyleyiz hep böyleydik zaten.
Hep yan hep geri.
Yan pas verince ‘yancı’ geri pas verince ‘gerici’ yeşerttik.
Boş vere boş vere ofsayttan golü yedik, lök diye çöktük.
*
Biz böyleyiz hep böyleydik zaten.
Görüntü var, ses yok.
Hep şekül şükül.
Şaşırma Rüveyda, şaşırma öyle!
Birbirimize el vermedik. El vermeyince güven vermedik. Güven vermeyince boy vermedik. Sonra gün battı akşam oldu. Postacı kapıyı çaldı.
Hâlbuki
Göz görüyordu.
Kulak işitiyordu.
Öğütlemişti oysa atalar: “Ser ver, sır verme.” Heyhat! Ne ser kaldı ne sır! Kozmik odayı verdik.
Görmezden geldik, sağıra yattık, kulağımızın üstüne yattık. Tepki vermedik.
Hep üç maymunu oynadık.
*
Biz hep…
Biz oldu bitti böyleydik zaten.
Şaşırma öyle Güzide!
Seçim geldiğinde, sandık geldiğinde muhalefete yüz vermedik. Yol vermedik, ışık vermedik.
Muhalefete söz verdik, oy vermedik.
Muhalefete muhalefet ettik!
Biz böyleyiz hep böyleydik zaten.
Yumurta kapıya gelince, postacı kapıyı çalınca, kel görününce, kaza gelince “Yandım Allah yandım yatamıyorum” türküsü.
*
Biz böyleyiz hep böyleydik zaten.
“Mış” gibi yaptık.
“Muş” gibi davrandık.
“Pollyannacılık” oynadık.
“Demokrasicilik” oynadık.
Hep şekül şükül.
Hep “Patlatırız bir bakara, makara.”
Şaşırma Selda!
Hayatımız bakara, makara!
*
Gelgelelim.
Kaza “geliyorum” diyordu.
Reis seneler öncesinden söylüyordu: "Demokrasi bizim için amaç değil, araçtır. Demokrasi bizim için bir tramvaydır. İstediğimiz durağa gelince ineriz."
Biz o demokrasi tramvayından çok önce indik Gülcan!
Diyarbakır’da indik, Hakkari’de indik, Mardin’de indik, Van’da indik.
Bugüne geldiğimizde, Esenyurt tavşanın suyunun suyudur.
Sayın yolcularımız,
Tramvayımız Esenyurt tesislerine varmıştır. Demokrasimiz kayyım molası vermiştir.
Lütfen dikkat! Bir sonraki durağa kadar ayakkabılarınızı çıkarmayınız. Demokrasimiz zaten kokuyor!
*
Biz böyleyiz hep böyleydik Tülay.
Hep yan hep geri.
Görüntü var, ses yok.
Hep şekül şükül.
Papazı istediler papazı verdik.
Poz verdik, ses vermedik.
Her yüze güleni dost bildik.
Boş vere boş vere… Toplumsal vurdumduymazlıkla, toplumsal ikiyüzlülükle papazı verdik, papazı bulduk!
Sarı öküzü vermeyeydik iyiydi!