YEREL KELİMELER-4
Değerli okuyucular burada kullandığımız kelimeleri mümkün mertebe günlük hayatınızda kullanmaya gayret ederseniz dil kültürümüz unutulmaz gelecek kuşaklara aktarılmış olur. Genizden gelen “n” sesini “ng” olarak okursanız bütün Türk dünyasında kullanıldığı gibi kullanmış oluruz.
Çarkıt: Eski olan. Genellikle kullanılmayan el aletleri ve araçlar için kullanılır.
Hendee çarkıtı çıkmış külüstürü vere tamire götürüp durma. İddiğin masraf dünyayı buldu.
Çalduvar: Kuru taşlarla veya genellikle dikenli kuru maki ağacı dal parçalarıyla yapılan sınır belirleme veya hayvanların dağılmaması için yapılan özensiz çit.
Busalanga yaylada suyun gözünün üstüne bireylemek bi çalduvar yapıp keyfime bakacayın.
Çat: Kalça kemiği
Ayaam gayıvirdide çatım budum ayrılagaldı.
Çıbışka: İnce uzun yaş değnek.
Çıbışkayal bi govaladı emme dutamadı.
Çıkı: Azıkkabı. İçerisine bir öğünlük yiyecek, yufka v.b. konulan el dokuması bohça.
Ağacın dalına asdığım çıkıyı beriğetirde gannımızı bir doyuralım.
Çırpağa: Zeytin, ceviz veya harnup gibi ağaçların meyvesini dalından düşürmede kullanılan genellikle çaltı ağacından yapılan ince uzun sağlam değnek.
Güzün işi bitince çırpağaları eyi timar idmemişsing hep eğilegalmış.
Çuğuncak: İlkel salıncak
Kendiri getirde hu pelide çuğuncag guruvireyin.
Çörtleng: Köy evlerinde toprak damların suyunun belli bir noktadan ağaç uluk uzatılarak suyun tahliye edildiği yer.
Çörtleninin altına durma şeytan çarpar.
Dambaş: Toprak dam.
Yaz gelse de dambaşda yıdızları sayrak uyusak
Davşınmak: Taşınmak
Hu kel yirde oturcaanıza sizde hoo yakaya davşınsanıza
Dahanaka: İşde orda
Gözün kör mü gı dahanaka ortalık da durup durur oyunu
Deştiye: Susuz yere ekilen sebzeler
Bu salanga kızılalanga deşdiye darı ekdimidi bitene olmadı.
Dangzımak: Genellikle az ateşte bazlama börek gibi hamur işlerinin tam pişmeden kuruması. Ala bişik, sert ve gevrek olması.
A beceriksiz gelin hendee bazlamayı danzıdıcaanga sobaya iki çili atıvisen
Dıkım: Lokma
Yufka eyi güzelimiş ende yemekden iki dıkımda ben alayıng barı