SUSKUN SİYASET!..
Yaşım itibarı ile söylüyorum seçim arifesi hiç bu kadar sessiz olmamıştı. Seçim araçları bangır bangır anonslarla caddelerde hatta köylerde gezerdi. Her parti her akşam bir mahallede miting tertip eder bindirilmiş kıtalarıyla gövde gösterileri yaparlardı. Bir de son günlerde yapılan “konvoylar” ve araç sayıları temel gösterge niteliğindeydi.
Bu dönem çok enteresan bir seçim havasındayız.
Bölünmeyen parti yok. MHP’den İYİ Partiyi, AKP’den DEVA ve GELECEK Partilerini, CHP’den MEMLEKET Partisini, SAADET PARTİSİ’nden YENİDEN REFAH Partisini, HDP’den HÜDAPAR’ı ve YEŞİL SOL ile İŞÇİ Partisini, birde İYİ partiden ZAFER Partisini çıkardılar.
İttifaklarda çok ilginç. Aynı ideolojiyi savunan partiler AYRI ittifaklarda yer aldı. Her iki ittifakta da asla uyuşması mümkün olmayan ideolojiler yan yana geldi. Demokrasimiz adına bu duruma sevinecek miyiz yoksa öküzün altında buzağımı arayacağız bilemez olduk!
Buna mevcut sistem mi zorluyor yoksa hep lafı edilen ”ÜST AKIL” mı acaba?
Partilerin genel merkezleri nefret dilleri ile kutuplaştırmaya devam ediyorlar. Hele bölünen yeni partilerin söylemleri daha bir kin ve nefret dolu. Anlamak mümkün değil. Siyaset şahsi intikam alanına dönmüş gibi.
14 Mayıstan sonra yerelde bizler yine baş başa kalacağız. Kahvelerde çileğin, sarımsağın, soğanın muhabbetini CHP’li ile MHP’li veya AK Partili birlikte yapacak. Çay içerken Ankara’dakileri birlikte eleştireceğiz.
Türk milletinin feraseti çok yüksektir. Daha önceleri yaşanan birçok seçimde bunu göstermiştir. Yine gösterecektir. Seçim sonrası kaos bekleyenler yanılıyorlar. Türk milleti bu seçimin 100 yılın en önemli seçimi olduğunun farkında. Ancak “TENCERE” ile “PENCERE” arasında kalmanın sıkıntısını yaşadığı için sesi çıkmıyor gibi!..