İrfan Ünver NASRATTINOĞLU
Köşe Yazarı
İrfan Ünver NASRATTINOĞLU
 

TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI

BAŞKENTTEN SELAM   TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI             Gazetemizin değerli yazarlarından Osman Demirel’in Türk Devletler Teşkilatı (TDT)’ndan söz etmesi beni son derece memnun etmiş ve şu yazımla kendisine destek olmama vesile olmuştur. *** 2009 yılında “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi” adıyla ortaya çıkan ve 2021’de günümüzdeki adını alan “Türk Devletleri Teşkilatı”, Türk devletleri arasındaki iş birliğini geliştirmek; ilgili coğrafyada tarih, dil ve kültür birliğini kullanarak ekonomik, ticari, bilimsel ve teknolojik alanlar başta olmak üzere, birçok alanda dayanışmayı artırmak amacıyla kurulmuştur. Kurulduğu günden itibaren etkili çalışan, zirveler düzenleyen Türk Devletleri Teşkilatının bağlı kurumları da bulunmaktadır. TÜRKSOY, Türk Akademisi, TÜRKPA, Türk Kültür ve Miras Vakfı ve TTSO olmak üzere beş bağlı kurumdan bahsetmek mümkündür. Her biri kendi alanında Türk dünyası ve söz konusu coğrafya için önemli kültürel, ticari, bilimsel işler yürüten bu kurumlar, Teşkilatın günümüzde önemli bir parçası haline gelmiştir.  Türk Devletleri Teşkilatında Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan ve Kazakistan üye devletler olarak; Macaristan, Türkmenistan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gözlemci devletler olarak yer almaktadır.  İçinde bulunduğu coğrafyanın jeopolitik özellikleri ve Teşkilata üye devletlerin ortak dil, tarih ve kültür birikimi göz önünde bulundurulduğunda Türk Devletleri Teşkilatının önemi daha da somut anlaşılacaktır. Uluslararası kuruluşlar; örneklere bakıldığında görülecektir ki, genellikle, birbiriyle manevi bağı bulunmayan birçok farklı devletin salt ekonomik, siyasi, ticari ya da bilimsel amaçlarla bir araya gelmesiyle oluşurlar. Türk Devletleri Teşkilatını benzerlerinden ayıran ve kültür, dil ve tarih birliğinden kaynaklanan manevi unsur, onu bir bütün olarak daha güvenilir ve sağlam hale getirmektedir. Üye ve gözlemci devletler için fayda sağlayan bu manevi unsur, zaman zaman haksız bir şekilde fazlaca geniş yorumlanabilmektedir. Özellikle Türk devletleri coğrafyasının iş birlikçi bir bütünlük arz etmeye başlamasından sonra ortaya atılan Pantürkizm ve Turancılık ithamları bu geniş yorumun bir örneğidir. Türk Devletleri Teşkilatı’nın var oluşu bakımından önem arz eden kavramlardan biri de “Türk dünyası”dır. Orta Asya ve Türkiye coğrafyalarını dilbilimsel, tarihsel ve kültürel olarak bir arada tutan birikimler sayesinde oluşan bu kavram, Turancılık ve Pantürkizm iddialarının dayanağını oluşturmaktadır. Türk dünyası kavramının TDT nezdinde ve genel itibariyle ifade ettiği şey; Türk devletlerinin fiili olarak birleşmesi, tek bir devlet haline gelmesi ve yayılmacı bir politika izlemesi değildir. Bilakis Türk dünyası kavramı; bağımsız ve egemen üye devletlerin ticaret, enerji, eğitim, sanat, kültür vb. birçok alanda ortak birikimlerini kullanarak iş birliği mekanizması geliştirmelerini temsilen kullanılmaktadır. Bu durum, Türk Devletleri Teşkilatının daha önce yayınlamış olduğu zirve bildirilerine ve düzenlenen çalıştaylara bakılarak kolayca anlaşılabilecektir.   Türk Devletleri Teşkilatı bağlamında kullanılan “Turan” kavramı, siyasi bir idealden ziyade ortak bir geçmişi paylaşan halkların tarihi bağlarını ifade etmektedir. İçinde bulunduğumuz yıl dokuzuncusu düzenlenen Macar Turan Kurultayı ile bu tarihi bağlar pekişmiş, çeşitli etkinlikler ile Türk dünyası ve gelenekleri, “kardeş” tabir edilen Türk topluluklarına anımsatılmıştır. Kurultay dâhilinde sportif faaliyetlere ve eğlencelere yer verilmiş, siyasi herhangi bir imada bulunulmamıştır. Türk Devletleri Teşkilatı etkinlikleri ve zirveleri tarihinde “Turan” kavramı için söylenilebilecek en somut şey “onun bir ideal” olduğudur. Daha önce de bahsedildiği gibi Türk Devletleri Teşkilatının varlık amacı; Türk devletlerinin siyaset, ekonomi, göç, sanat, eğitim, kültür, dril,  ticaret, tarım, uzay gibi alanlarda etkili bir iş birliği mekanizması oluşturabilmesidir. Manevi unsuru dışında herhangi bir uluslararası kuruluştan farkı olmayan bu iş birliği mekanizmasının; yalnızca ortak dil, tarih ve kültür birikimi dayanak alınarak salt siyasi amaçlarla kurulmuş politik bir birlik olarak anlaşılması ayrıca yorumlanması gereken husustur.  Geçmiş ve gelecek faaliyetlere bakıldığında bölge ya da dünya itibariyle tehdit oluşturacağı izlenimi veren herhangi bir etkinlik ya da açıklamaya rastlanamamakla beraber; bölgenin refahı için de 2009’dan beri aktif ve etkili şekilde çalışan bir uluslararası kuruluşa yapılan haksız ithamları kabul etmemiz mümkün değildir.  Sonuç olarak Türk Devletleri Teşkilatı; ortaya çıkışı, organları ve etkinlikleri ile bir uluslararası kuruluştur. Söz konusu coğrafya ve bu coğrafyada yer alan ülkeler için de Teşkilat böyle algılanmaktadır. Uluslararası alanda, ortak birikime sahip ülkelerden oluşan belli bir coğrafyada, bu ülkelerin yüksek menfaatleri için hareket eden bir uluslararası kuruluş dünya için tehdit yaratmak bir yana, ancak fayda sağlayabilecektir. ***  * Türk Devletler Teşkilatının organizasyon şeması şöyledir: * Devlet Başkanları Konseyi,  * Dışişleri Bakanları Konseyi,  *Aksakallar Konseyi,  *Kıdemli Memurlar Komitesi  *Sekreterya Teşkilatın ana karar organı, Dönem Başkanlığı'nı üstlenen ülke tarafından başkanlığı yürütülen Devlet Başkanları Konseyi'dir. Faaliyetler İstanbul'da yerleşik Sekreterya tarafından koordine edilmekte ve desteklenmektedir. Halihazırda Dönem Başkanlığı Kazakistan tarafından yürütülmektedir. Türk halklarının en köklü töresi “ata”ya ve “akil” kişiye müracaat ve istişare müessesesinin, Teşkilat kapsamında tesis edilmiş karşılığı olan Aksakallar Konseyi, Türk Devletleri Teşkilatının daimî istişare organıdır. İstanbul’da düzenlenen TDT 8. Zirvesi sırasında Aksakallar Konseyi’ni daha etkin hâle getirmek ve her biri engin tecrübeye sahip aksakallardan müteşekkil Konseyden daha fazla istifade edebilmek amacıyla Devlet Başkanları tarafından Aksakallar Konseyinin yönetmeliği yenilenmiş ve Konseyin başkanlığına Türkiye Aksakalı Binali Yıldırım atanmıştır... TDT Bayrağı Türk Devletleri Teşkilatı aynı zamanda  Ankara'da bulunan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Bakü'de bulunan Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA), Astana'da bulunan Uluslararası Türk Akademisi yine Bakü'de bulunan Türk Kültür ve Miras Vakfı ve İstanbul'da bulunan Türk Ticaret ve Sanayi Odası  gibi mevcut işbirliği mekanizmaları için bir şemsiye kuruluş niteliğindedir.             Teşkilatın Genel Sekreterlik görevini Ülkemizde, Kırgızistan Büyükelçisi olarak görev yapmış olan Kubanıçbek Ömüraliyev yapmaktadır. Türkiye’den Ömer Kocaman, Azerbaycan’dan Sadi Caferov, Özbekistan’dan Mirvahid Azimov, Kazakistan’dan Kerey Mukazhan Genel Sekreter Yardımcılıklarına atanmışlardır. TDT Üyesi Ülkelerin Devlet Başkanları Büyükelçi, Ömüraliyev yönetimindeki sekreterya, peş peşe düzenlenen etkinliklerle, Türk Dünyasını ilgilendiren düzenlemeler yapmaktadır. Örneğin bu yılın sonuna kadar yapılacak önemli toplantılar şöyle açıklanmıştır: Türk Devletleri Teşkilatı’nın (eski adıyla Türk Konseyi'nin) logosu ve bayrağı 22 Ağustos 2012 tarihinde Kırgızistan Başkenti Bişkek'te düzenlenen 2. Zirve sırasında Dışişleri Bakanları Konseyi'nin 2. Toplantısı evvelinde düzenlenen bir basın toplantısı sırasında tanıtılmıştır. Logo ve bayrak Üye Devletlerin ulusal bayraklarının unsurlarını içermektedir. Buna göre; Türk Devletleri Teşkilatı’nın logosu ve bayrağı, Azerbaycan Cumhuriyeti bayrağının yıldızı, Kazakistan Cumhuriyeti bayrağının mavi rengi, Kırgız Cumhuriyeti bayrağının güneşi ve Türkiye Cumhuriyeti bayrağının hilalinden oluşmaktadır. Türk Devletleri Teşkilatı’nın bayrağı, Üye Devletlerin bayrakları ile birlikte İstanbul’daki Sekreterya binasında düzenlenen bir törenle, göndere çekilmiştir.  
Ekleme Tarihi: 03 Aralık 2024 - Salı

TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI

BAŞKENTTEN SELAM

 

TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI

            Gazetemizin değerli yazarlarından Osman Demirel’in Türk Devletler Teşkilatı (TDT)’ndan söz etmesi beni son derece memnun etmiş ve şu yazımla kendisine destek olmama vesile olmuştur.

***

2009 yılında “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi” adıyla ortaya çıkan ve 2021’de günümüzdeki adını alan “Türk Devletleri Teşkilatı”, Türk devletleri arasındaki iş birliğini geliştirmek; ilgili coğrafyada tarih, dil ve kültür birliğini kullanarak ekonomik, ticari, bilimsel ve teknolojik alanlar başta olmak üzere, birçok alanda dayanışmayı artırmak amacıyla kurulmuştur.

Kurulduğu günden itibaren etkili çalışan, zirveler düzenleyen Türk Devletleri Teşkilatının bağlı kurumları da bulunmaktadır. TÜRKSOY, Türk Akademisi, TÜRKPA, Türk Kültür ve Miras Vakfı ve TTSO olmak üzere beş bağlı kurumdan bahsetmek mümkündür. Her biri kendi alanında Türk dünyası ve söz konusu coğrafya için önemli kültürel, ticari, bilimsel işler yürüten bu kurumlar, Teşkilatın günümüzde önemli bir parçası haline gelmiştir. 

Türk Devletleri Teşkilatında Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan ve Kazakistan üye devletler olarak; Macaristan, Türkmenistan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gözlemci devletler olarak yer almaktadır. 

İçinde bulunduğu coğrafyanın jeopolitik özellikleri ve Teşkilata üye devletlerin ortak dil, tarih ve kültür birikimi göz önünde bulundurulduğunda Türk Devletleri Teşkilatının önemi daha da somut anlaşılacaktır. Uluslararası kuruluşlar; örneklere bakıldığında görülecektir ki, genellikle, birbiriyle manevi bağı bulunmayan birçok farklı devletin salt ekonomik, siyasi, ticari ya da bilimsel amaçlarla bir araya gelmesiyle oluşurlar. Türk Devletleri Teşkilatını benzerlerinden ayıran ve kültür, dil ve tarih birliğinden kaynaklanan manevi unsur, onu bir bütün olarak daha güvenilir ve sağlam hale getirmektedir. Üye ve gözlemci devletler için fayda sağlayan bu manevi unsur, zaman zaman haksız bir şekilde fazlaca geniş yorumlanabilmektedir.

Özellikle Türk devletleri coğrafyasının iş birlikçi bir bütünlük arz etmeye başlamasından sonra ortaya atılan Pantürkizm ve Turancılık ithamları bu geniş yorumun bir örneğidir. Türk Devletleri Teşkilatı’nın var oluşu bakımından önem arz eden kavramlardan biri de “Türk dünyası”dır. Orta Asya ve Türkiye coğrafyalarını dilbilimsel, tarihsel ve kültürel olarak bir arada tutan birikimler sayesinde oluşan bu kavram, Turancılık ve Pantürkizm iddialarının dayanağını oluşturmaktadır. Türk dünyası kavramının TDT nezdinde ve genel itibariyle ifade ettiği şey; Türk devletlerinin fiili olarak birleşmesi, tek bir devlet haline gelmesi ve yayılmacı bir politika izlemesi değildir. Bilakis Türk dünyası kavramı; bağımsız ve egemen üye devletlerin ticaret, enerji, eğitim, sanat, kültür vb. birçok alanda ortak birikimlerini kullanarak iş birliği mekanizması geliştirmelerini temsilen kullanılmaktadır. Bu durum, Türk Devletleri Teşkilatının daha önce yayınlamış olduğu zirve bildirilerine ve düzenlenen çalıştaylara bakılarak kolayca anlaşılabilecektir.  

Türk Devletleri Teşkilatı bağlamında kullanılan “Turan” kavramı, siyasi bir idealden ziyade ortak bir geçmişi paylaşan halkların tarihi bağlarını ifade etmektedir. İçinde bulunduğumuz yıl dokuzuncusu düzenlenen Macar Turan Kurultayı ile bu tarihi bağlar pekişmiş, çeşitli etkinlikler ile Türk dünyası ve gelenekleri, “kardeş” tabir edilen Türk topluluklarına anımsatılmıştır. Kurultay dâhilinde sportif faaliyetlere ve eğlencelere yer verilmiş, siyasi herhangi bir imada bulunulmamıştır. Türk Devletleri Teşkilatı etkinlikleri ve zirveleri tarihinde “Turan” kavramı için söylenilebilecek en somut şey “onun bir ideal” olduğudur.

Daha önce de bahsedildiği gibi Türk Devletleri Teşkilatının varlık amacı; Türk devletlerinin siyaset, ekonomi, göç, sanat, eğitim, kültür, dril,  ticaret, tarım, uzay gibi alanlarda etkili bir iş birliği mekanizması oluşturabilmesidir. Manevi unsuru dışında herhangi bir uluslararası kuruluştan farkı olmayan bu iş birliği mekanizmasının; yalnızca ortak dil, tarih ve kültür birikimi dayanak alınarak salt siyasi amaçlarla kurulmuş politik bir birlik olarak anlaşılması ayrıca yorumlanması gereken husustur.

 Geçmiş ve gelecek faaliyetlere bakıldığında bölge ya da dünya itibariyle tehdit oluşturacağı izlenimi veren herhangi bir etkinlik ya da açıklamaya rastlanamamakla beraber; bölgenin refahı için de 2009’dan beri aktif ve etkili şekilde çalışan bir uluslararası kuruluşa yapılan haksız ithamları kabul etmemiz mümkün değildir. 

Sonuç olarak Türk Devletleri Teşkilatı; ortaya çıkışı, organları ve etkinlikleri ile bir uluslararası kuruluştur. Söz konusu coğrafya ve bu coğrafyada yer alan ülkeler için de Teşkilat böyle algılanmaktadır. Uluslararası alanda, ortak birikime sahip ülkelerden oluşan belli bir coğrafyada, bu ülkelerin yüksek menfaatleri için hareket eden bir uluslararası kuruluş dünya için tehdit yaratmak bir yana, ancak fayda sağlayabilecektir.

***

 * Türk Devletler Teşkilatının organizasyon şeması şöyledir:

* Devlet Başkanları Konseyi,
 * Dışişleri Bakanları Konseyi,
 *Aksakallar Konseyi,
 *Kıdemli Memurlar Komitesi
 *Sekreterya

Teşkilatın ana karar organı, Dönem Başkanlığı'nı üstlenen ülke tarafından başkanlığı yürütülen Devlet Başkanları Konseyi'dir. Faaliyetler İstanbul'da yerleşik Sekreterya tarafından koordine edilmekte ve desteklenmektedir. Halihazırda Dönem Başkanlığı Kazakistan tarafından yürütülmektedir.

Türk halklarının en köklü töresi “ata”ya ve “akil” kişiye müracaat ve istişare müessesesinin, Teşkilat kapsamında tesis edilmiş karşılığı olan Aksakallar Konseyi, Türk Devletleri Teşkilatının daimî istişare organıdır. İstanbul’da düzenlenen TDT 8. Zirvesi sırasında Aksakallar Konseyi’ni daha etkin hâle getirmek ve her biri engin tecrübeye sahip aksakallardan müteşekkil Konseyden daha fazla istifade edebilmek amacıyla Devlet Başkanları tarafından Aksakallar Konseyinin yönetmeliği yenilenmiş ve Konseyin başkanlığına Türkiye Aksakalı Binali Yıldırım atanmıştır...

TDT Bayrağı

Türk Devletleri Teşkilatı aynı zamanda  Ankara'da bulunan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Bakü'de bulunan Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA), Astana'da bulunan Uluslararası Türk Akademisi yine Bakü'de bulunan Türk Kültür ve Miras Vakfı ve İstanbul'da bulunan Türk Ticaret ve Sanayi Odası  gibi mevcut işbirliği mekanizmaları için bir şemsiye kuruluş niteliğindedir.

            Teşkilatın Genel Sekreterlik görevini Ülkemizde, Kırgızistan Büyükelçisi olarak görev yapmış olan Kubanıçbek Ömüraliyev yapmaktadır. Türkiye’den Ömer Kocaman, Azerbaycan’dan Sadi Caferov, Özbekistan’dan Mirvahid Azimov, Kazakistan’dan Kerey Mukazhan Genel Sekreter Yardımcılıklarına atanmışlardır.

TDT Üyesi Ülkelerin Devlet Başkanları

Büyükelçi, Ömüraliyev yönetimindeki sekreterya, peş peşe düzenlenen etkinliklerle, Türk Dünyasını ilgilendiren düzenlemeler yapmaktadır. Örneğin bu yılın sonuna kadar yapılacak önemli toplantılar şöyle açıklanmıştır:

Türk Devletleri Teşkilatı’nın (eski adıyla Türk Konseyi'nin) logosu ve bayrağı 22 Ağustos 2012 tarihinde Kırgızistan Başkenti Bişkek'te düzenlenen 2. Zirve sırasında Dışişleri Bakanları Konseyi'nin 2. Toplantısı evvelinde düzenlenen bir basın toplantısı sırasında tanıtılmıştır.

Logo ve bayrak Üye Devletlerin ulusal bayraklarının unsurlarını içermektedir. Buna göre; Türk Devletleri Teşkilatı’nın logosu ve bayrağı, Azerbaycan Cumhuriyeti bayrağının yıldızı, Kazakistan Cumhuriyeti bayrağının mavi rengi, Kırgız Cumhuriyeti bayrağının güneşi ve Türkiye Cumhuriyeti bayrağının hilalinden oluşmaktadır.

Türk Devletleri Teşkilatı’nın bayrağı, Üye Devletlerin bayrakları ile birlikte İstanbul’daki Sekreterya binasında düzenlenen bir törenle, göndere çekilmiştir.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 blossomtips.com