BAŞKENTTEN SELAM
ZAFERLER AYI: AĞUSTOS
Ağustos ayı, Milletimiz için, Zaferler Ayı’dır. Zira, uzak ve yakın tarihimizin Malazgirt, Otlukbeli, Çaldıran, Mercidabık, Belgrad, Mohaç, Kıbrıs ve nihayet Dumlupınar gibi en önemli zaferler ağustos ayında kazanılmıştır.
MALAZGİRT MEYDAN SAVAŞI
Ağustos zaferlerinin ilki, 26 Ağustos 1071 tarihindeki Malazgirt Zaferidir.
Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan, Muş sınırları içerisindeki Malazgirt ovasında, Romen Diyojen komutasındaki Roma ordusunu mağlup ederek, Anadolu’nun Türk Yurdu olmasını sağlamıştır.
Günlerden Cuma idi. Alparslan, ordusuyla namaz kılıp dua ettikten sonra beyaz kefene benzeyen bir elbise giyerek askerlerine, "Şehit olursam bu beyaz elbise kefenim olsun. O zaman ruhum göklere çıkacaktır. Benden sonra oğlum Melikşah'ı tahta çıkarın ve ona bağlı kalın. Zaferi kazanırsak istikbal bizimdir" Demişti.
Diyojen, Sultan Alparslan'ın uyguladığı taktik karşısında daha fazla dayanamayıp, ağır kayıplar alan ordusunu geri çekmek zorunda kaldı. Darbe aldıkça zayıflayan Roma ordusu, gruplar halinde savaş meydanını terk etmeye başladı. Bunun üzerine Diyojen, yenilgiyi kabul etti ve askerleriyle birlikte yaralı vaziyette esir alındı.
OTLUKBELİ ZAFERİ
Otlukbeli Savaşı, Anadolu'da, Erzincan'ın Tercan Ovası'nda "Otlukbeli" denilen yerde, Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet'in komuta ettiği Osmanlı ordusuyla Akkoyunlu İmparatoru Uzun Hasan'ın komuta ettiği Akkoyunlu ordusu arasında yapıldı. 11 Ağustos 1473'te Otlukbeli'nde cereyan eden bu savaştaki iki ordunun komutanları da Türk idi.
Kazanılan zaferle, Şah İsmail ile Yavuz Sultan Selim'in yapacakları Çaldıran Savaşı'na kadar doğudan gelen tehlikeler engellendi. Böylece Osmanlılar, bu 40 yılı doğuya karşı rahat ve huzur içinde geçirirken, batıda, Avrupa'da da istedikleri gibi davranabilmişlerdi.
ÇALDIRAN ZAFERİ
Van'ın 90 kilometre kuzey doğusundaki Çaldıran Ovası'nda, 23 Ağustos 1514'te yapılan, soy kökleri aynı olan Osmanlı ve Safevi Devletleri arasındaki Çaldıran Savaşı ise döneminde Osmanlı Devletinin kaderini tayin eden bir savaş olarak kabul edildi.
Anadolu birliği yolunda atılmış önemli bir hamle olan bu savaş, Osmanlı ve Türk komutanın kahramanlık, üstün zeka ve cesaret eseri olarak büyük bir zaferle sonuçlandı.
MERCİDABIK ZAFERİ
İki yıl sonra ağustosta yeni bir zaferin daha temeli atıldı. 24 Ağustos 1516'da, Yavuz Sultan Selim'in başında bulunduğu Osmanlı Devleti ile Memlük Devleti arasında, Halep şehrinin kuzeyinde gerçekleşen Mercidabık Savaşı'nda büyük bir zafer kazanıldı.
Mercidabık'ta kazanılan zafer, Osmanlı Devleti'ne dini, siyasi, askeri, iktisadi pek çok faydalar sağladı. Hilafetin Osmanlı hanedanına geçme yolu açıldı. Doğuda, Osmanlı Devleti'nin son rakibi Mısır-Memlük Devleti ortadan kaldırılma safhasına getirildi. Suriye, Lübnan ve Filistin, Osmanlı hakimiyetine girerken, Mısır ve Arabistan Yarımadası yolu açıldı. Bu zaferden sonra Anadolu Türk birliği tamamlandı.
DARÜ’L CİHAD - BELGRAD
Orta Avrupa'nın önemli kenti Belgrad, Sırplara ait iken Türklere karşı savunulamadığı için Macarlara terk edilmişti. II. Murad'ın ve Fatih Sultan Mehmet'in ayrı ayrı gerçekleştirdikleri iki kuşatmaya rağmen Belgrad’ın fethi, 1521 yılında Kanuni Sultan Süleyman’a kısmet oldu.
Belgrad'ın fethi, Türklerin artık Orta Avrupa'ya açıldığını gösterdiği için Avrupa'da büyük yankı uyandırdı. Belgrad, bu tarihten itibaren Avrupa seferlerinde en önemli üs konumunda oldu ve "Darü'l Cihad" adını aldı.
MOHAÇ ZAFERİ
Belgrad’ın fethinden 5 yıl sonra 29 Ağustos 1526'da tarihin sayfalarına yeni bir Türk zaferi daha eklendi. Kanuni Sultan Süleyman'ın komutasındaki Osmanlı ordusuyla, Macaristan Kralı 2. Layoş komutasındaki Macar ordusu arasında, tarihin büyük savaşlarından olan Mohaç Savaşı yapıldı. İki ordu Mohaç Meydanı'nda karşı karşıya geldi ve savaşı, iki saat gibi kısa sürede Osmanlı ordusu kazandı.
Bu savaşta Osmanlı askerinin gösterdiği cesaret ve kahramanlık, ortaya koyduğu yenilmezlikle, 31 yaşındaki genç başkomutanın sevk ve idaresindeki stratejik ve taktik mahareti, kendisinin, dünyanın en ünlü komutanları arasında yer almasını sağladı.
Ayrıca Macaristan'ın başkenti Budapeşte ele geçirildi ve Macaristan, Osmanlı Devleti'ne bağımlı bir krallık haline geldi.
KIBRIS’IN FETHİ
Kıbrıs'ın fethi de ağustosta gerçekleşen zaferlerden biridir. Venediklilerin elindeki Doğu Akdeniz'in en büyük adası olan Kıbrıs, Osmanlılar için coğrafi konumu itibarıyla önem arz ediyordu. Osmanlı Padişahı II. Selim’in emriyle, Lala Mustafa Paşa komutasındaki Ordu, Ağustos 1571 tarihinde, Kıbrıs’ı fethetti.
Kesin egemenlik sağlanan Kıbrıs'ın fethi ile Osmanlı üstünlük kurdu ve böylece İnebahtı Deniz Savaşı'na da zemin sağlandı.
SAKARYA MEYDAN SAVAŞI
Kurtuluş Savaşı'nın dönüm noktası, Türk ordusunun Yunan ordusu ile yaptığı Sakarya Meydan Savayı da yine 23 Ağustos'ta başladı. Bu tarihten itibaren gece gündüz aralıksız süren savaşta, Mustafa Kemal Paşa, yeni bir savaş stratejisi uygulayarak ordularına, "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz." emrini verdi. Türk askeri, bu emre uyarak vatanını canla başla savundu. Bu amansız mücadele, bütün şiddetiyle 22 gün 22 gece sürdü. Bütün cephe boyunca saldırıyı sürdüren Türk ordusu, Sakarya ırmağının doğusundan Yunan kuvvetlerini temizledi.
Sakarya Meydan Muharebesi, Türk milletinin savunma durumundan taarruz durumuna geçtiği dönüm noktalarından biri olarak tarihteki yerini aldı.
BÜYÜK ZAFER - KOCATEPE VE DUMLUPINAR
Sakarya Meydan Savaşının getirdiği Zafer’den sonra Meclis içindeki ve dışındaki muhalif olsun-olmasın herkes, kısacası Türk Ulusunun tamamı Mareşal Gazi Mustafa Kemal’in çevresinde kenetlendi.
O’na karşı olanlar bile, Sakarya Zaferi’nden sonra, kesin sonuç getirebilecek bir Büyük Zaferi ancak Mustafa Kemal’in sağlayabileceğine olan inancını ifade ediyor ve bu konudaki düşünce ve arzularını dile getiriyordu.