JACK BE LİTTLE
Düştük bir sevdaya hesabı, eğer toprakla haşır neşir büyümüşseniz, büyüdüm, adam oldum derdine ve hevesine, havasına kapılmadıysanız, toprak sevdası bitmez, herkes bir gün toprak sahibi olacaktır, bu sevdaya düşecektir, en kötü öbür tarafa giderken. Mühim olan nerede ve nasıl sevdaya düştüğünüz ve ne zaman kavuşacağınız… Bizimkisi de bu hesap, bir sevdadır gidiyor ve giderken de bizleri sürükleyip götürüyor, kadere olan sadakatimiz, yazana olan sevdamızdandır…
MİNYATÜR BAL KABAKLARI
Komşunun verdiği bal kabağı çekirdeklerini kıyıya köşeye peyder pey dikmelerimizle başladı, serüven. Öyle bir serüven ki ne olduğu, sonunun nereye varacağı belli olmayan bir yolculuk, amaçsızca, bir hedefe odaklanmadan giden. Öylece ektik kabak tohumlarını ve bıraktık, şehrin göbeğinde, Ankara’nın ortasındaki meşgale amaçlı şehir tarımı uğraşlarımızda. Herhalde olmayacak, kabak, kavun, karpuzdan bir haber yok, olan biten yok mu, var mı derken, arada tasarım değişikliğine, sistem kurmaya ve düzen oturtmaya gayret ederken, bilerek ya da bilmeyerek yolu, yeri değişenler de olmuştur, bu serüvenin, maceranın kahramanlarında. Tam bostanlar olmayacak, boş verelim, ümit bağlamayalım bunlara dediğimiz zamanlarda yerden bir şeyler gözükmeye başladı. Çıkan yabani ot mu derken, söküp sökmemekte kararsızlık çekerken, neyse biraz daha dursun sabrı bize KABAK yaprağı bunlar olgusuna kavuşturdu. Ve o olgu öyle hızla büyüdü, yaprak ve çiçek açtı ki, yer gök, içimiz dışımız kabak oldu. Doldu doldu taştı, hayatımızda hiç yemediğimiz kadar KABAK ÇİÇEĞİ DOLMASI, çiçek aromalı çorbalar, omletler vs yemek nasip oldu, bu dolup taşmaların devamında… Onlar dolup taşa dursun bizim kışlık bal kabağı olacak heyecanı sararken, sarı sarı güneşler doğmaya başladı, 3-5 derken bir sürü güneş. Doğdukça sararıp turunculaşan, sarardıkça parlayan güneşler. Bir taraftan da bunlar nasıl bal kabağı, sarı sarı, küçük, boğum boğum kalıyor, olduğu olacağı bu demek ki. Az daha dursun, belki sonradan büyüyecektir, büyümeyecektir bekleyişi içerisinde MİNYATÜR BAL KABAKLARI demeye başladık. Tabi diğer taraftan güneş bal kabaklarının arada bir de tadına bakıyorduk, baktıkça gördük ki gerçekten BAL GİBİ’ler.
Geçen sene hasat zamanı, hasat ettiğimiz minyatür bal kabaklarını nasıl değerlendirelim diye araştırırken bir de baktık ki, aynı bizim kabaklar mevcut resimlerde. Neymiş ne değilmiş derken gördük ki, bizim minyatür bal kabaklarının aynısı. Jack Be Little Kabakları olarak isimlendiriliyormuş ve düşündük gördük ki önceki sene Migrostan süs kabakları almış ve tohumlarından ayırmıştık. Tamam şimdi oturdu taşlar yerli yerine bizim minyatür bal kabakları bu kabaklardanmış ve böyle oluyormuş. Derken bizde geçen sene sayıları, hem çeşit, hem renk ve boyut olarak artıralım diyerek biraz daha çeşitlendirdik. Edindiğimiz yeni çeşitlerden değerlendirme sonrası çekirdek, tohumlarını ayırmıştık yine. Ve tohumları baharda ekerken bazen karışık, bazen yerli yerine değişik olarak ekimler yaptık. Tabi sağdan soldan edindiğimiz diğer kabaklardan da eklemeler yaptık. Şehrin ortasında yeterli alan olmayınca, kıyıya köşeye, çitlere veya mevcut ağaçlara denk gelecek şekilde ekimler yapıyor, sonrasında yetişen kabaklarda sardırıyor ve yol veriyoruz gidebildiği yere kadar.
Ve zamanla bakıyoruz ki minik kabaklara karşı artarak devam eden tutkumuzda sonuç mükemmel; 6-7 çeşit minyatür kabaklar oluyor elimizde, çeşit çeşit, renk renk ve farklı boy ve boyutlarda olan Jackler, mini, midi, iri bal kabakları. En büyüğü bir eli içini dolduracak kadar bal kabakları. Geçen sene 8-10 TL ise bu sene 25 TL civarı olur, birde yetiştiği yer, ilaçsız, doğal ve organiklik vs düşününce, 75-100TL bizim için maddi ederi. Bize yaşattığı mutluluğu, gizemi, bu gizemli serüvenin kahramanı MİNYATÜR BAL KABAKLARI yada Jack Be Little Pumkins değeri paha biçilemez. Bu haliyle de lüks bir lokantada, dolması, tatlısı, çorbasının porsiyonuna 200-250 TL istenir, ederi ve gideri de var bizce. Denk gelişte sizlere de tavsiye ederiz bu minik bal kabakları ile haşır neşir olmayı, alternatif ürünleri değerlendirmeyi, ticari değer katmayı ihmal etmeyin. Kalın sağlıcakla…
KARA ÇADIRIN KARA EVLADI