YÖRÜK GÖÇÜ

Yörük Kültürü 09.05.2024 - 10:42, Güncelleme: 09.05.2024 - 10:42 2333+ kez okundu.
 

YÖRÜK GÖÇÜ

Geçtiğimiz günlerde Gülnar'da Çukurasma Obası'nda yerleşik Fatma Su ablamızın düzenlediği, 4 gece çadırda kalınan, Yörük Göçü eşlik etkinliği gerçekleşip çok güzel anılar biriktirildi...
Sesimiz Haber Merkezi Haber ve Fotoğraflar Aytaç KURTUBA Yılın 4. ayı ortaları geçilirken yola koyulan Yörükler'in bu yolculuğu, Aydıncık, Silifke, Erdemli kıyılarından başlayıp, Mut, Gülnar, Ermenek, Taşkent, Hadim ilçeleri kırsalı geçilerek son bulur. Çıkılan yayla damı düzlükler öyle soğuktur ki buralarda ağaç bile yetişmez. Yaklaşık 20 ile 30 gün arası süren bu yolculuğun, bir de onuncu ayda başlayacak geri dönüşü vardır. Kışları ılıman olan Akdeniz kıyılarında yaklaşık 5 ay konaklayan bu Yörük obaları, çıkılan yolculukla varacakları Seydişehir, Karaman, Bozkır, Kazımkarabekir gibi Konya'nın güney çizgisine denk gelen ilçelerin kırsal alanlarına vararak buralarda yine yaklaşık 5 ay konaklamış olurlar. Binlerce yıldır bir geleneğe dönüşen, çıkılan bu yolculukların ana nedeni, keçilerden oluşan sürünün sıcak günlere yakalanmaması, sürekli göç yolunda serinliği kovalamaları, ayrıca geride bıraktıkları o sıcakla birlikte çoraklaşacak olan toprak ile kuruyacak otluk alanlardan kaçmalarıdır. Sonuç olarak sürünün yiyeceği ot ile çalılıklardan oluşan besinin sağlıklı olması istenir. Günümüzde Sarıkeçili ile Karakeçili otağların göçlerinin sürdüğü bu geleneği gözlemlemek için en uygun alan Aydıncık ile Silifke kıyılarıdır. Buradan kalkan Yörüklerin bir bölümü Gülnar ile Ermenek üzerinden Balkusan Obası dolayı geçilerek yayla düzlüklerine ulaşırken, kimi Yörük toplulukları ise Mut, Kozlar Yaylası, Sertavul Yaylası yolunu izler. Yine günümüzün yenilenip değişen koşullarıyla birlikte taşıma araçları edinen Yörüklerin bir iki otağ dışında kalan büyük bölümü develerle göçü bırakmışlardır. Eskiden söz konusu ilçelerin kırsala yayılı obaları arasındaki göç yollarını kullanan bu Yörük Obaları, artık kamu kurumlarının belirteceği gün ile yolculuğa başlayıp yine kamu kurumlarının belirlediği araç yollarını kullanmak durumunda kalmışlardır. Yapılan bu düzenleme için ortaya konan gerekçe, kırsalda son 40 yılda yerleşik düzene geçen çoğu obanın tarlalarında tarımsal üretim yapıyor olması ile ormanlık alanlarda yeni dikilen ağaçların yapraklarının keçilerce yenmesinin önlenmesi olarak sunulmakta. İlginç bir yaklaşım olarak ise son on yıllarda Yörükler'in göçünün sıkıştırıldığı bu alanlarda çok sayıda orman yangınının yaşanmasıdır. Burada toplumun dışarı alındığı alanların daha az güvenli olabileceği varsayımı güçlüdür. Buna bir diğer örnek eski çağ kalıntılarının bulunduğu alanlardan kırsal yaşamın arındırılıp buraların kaçak kazılar için uygun duruma gelmesi düşünülebilir. Bu konularda kamu yönetiminin binlerce yıllık gelenek olan Yörük göçünü el üstünde tutması beklenmelidir. İşte bir yandan bu güzel geleneğe tanık olmak, bir yandan da bu köklü geleneğe eşlik etmek için Türkiye'nin dört bir yanından 20 kişinin gelip katıldığı, çadırlarda konaklamanın yapıldığı, toplamda yaklaşık 50 km yol yürünen, Gülnarlı Fatma Su'nun düzenlediği bu etkinlik bir bilincin ortaya konması ile sonuçlanmış oldu. Önümüzdeki yıl daha geniş kapsamlı bir katılımla düzenlenmesi düşünülen bu etkinlikte, Fatma Su'nun titizlikle ortaya koyduğu kural, Yörük göçüne eşlik edilirken onların yaşam akışına bir aykırılık oluşturmamak, belirli bir aralıkla Yörük göçüne eşlik etmek oldu. Fatma Su, Gülnar Çukurasma Obası'nda dedelerinden kalan bir tepe yamacında yaşadığı tek katlı evinin önünde çok sayıda Taşeli Yöresi ile Yörüklerin yaşamından izler taşıyan araç gereci sergilemekte, yamaca kendi elleriyle yaptığı üç ağaç evinde gelecek konuklarını ağırlamanın ön çalışmalarını yapmaktadır. Bir kadın olarak kırsal bölgede ortaya koyduğu bu güzel girişimine dışarıdan destek almadan örnek olan Fatma Su, yaptığı bu başarılı, özverili, gönüllü çalışmalarıyla gerçekten kutlanası, değerli bir kişilik... Kendisine sevgilerimizi iletiyoruz...  
Geçtiğimiz günlerde Gülnar'da Çukurasma Obası'nda yerleşik Fatma Su ablamızın düzenlediği, 4 gece çadırda kalınan, Yörük Göçü eşlik etkinliği gerçekleşip çok güzel anılar biriktirildi...

Sesimiz Haber Merkezi

Haber ve Fotoğraflar Aytaç KURTUBA

Yılın 4. ayı ortaları geçilirken yola koyulan Yörükler'in bu yolculuğu, Aydıncık, Silifke, Erdemli kıyılarından başlayıp, Mut, Gülnar, Ermenek, Taşkent, Hadim ilçeleri kırsalı geçilerek son bulur.

Çıkılan yayla damı düzlükler öyle soğuktur ki buralarda ağaç bile yetişmez. Yaklaşık 20 ile 30 gün arası süren bu yolculuğun, bir de onuncu ayda başlayacak geri dönüşü vardır.

Kışları ılıman olan Akdeniz kıyılarında yaklaşık 5 ay konaklayan bu Yörük obaları, çıkılan yolculukla varacakları Seydişehir, Karaman, Bozkır, Kazımkarabekir gibi Konya'nın güney çizgisine denk gelen ilçelerin kırsal alanlarına vararak buralarda yine yaklaşık 5 ay konaklamış olurlar.

Binlerce yıldır bir geleneğe dönüşen, çıkılan bu yolculukların ana nedeni, keçilerden oluşan sürünün sıcak günlere yakalanmaması, sürekli göç yolunda serinliği kovalamaları, ayrıca geride bıraktıkları o sıcakla birlikte çoraklaşacak olan toprak ile kuruyacak otluk alanlardan kaçmalarıdır. Sonuç olarak sürünün yiyeceği ot ile çalılıklardan oluşan besinin sağlıklı olması istenir.

Günümüzde Sarıkeçili ile Karakeçili otağların göçlerinin sürdüğü bu geleneği gözlemlemek için en uygun alan Aydıncık ile Silifke kıyılarıdır. Buradan kalkan Yörüklerin bir bölümü Gülnar ile Ermenek üzerinden Balkusan Obası dolayı geçilerek yayla düzlüklerine ulaşırken, kimi Yörük toplulukları ise Mut, Kozlar Yaylası, Sertavul Yaylası yolunu izler.

Yine günümüzün yenilenip değişen koşullarıyla birlikte taşıma araçları edinen Yörüklerin bir iki otağ dışında kalan büyük bölümü develerle göçü bırakmışlardır. Eskiden söz konusu ilçelerin kırsala yayılı obaları arasındaki göç yollarını kullanan bu Yörük Obaları, artık kamu kurumlarının belirteceği gün ile yolculuğa başlayıp yine kamu kurumlarının belirlediği araç yollarını kullanmak durumunda kalmışlardır. Yapılan bu düzenleme için ortaya konan gerekçe, kırsalda son 40 yılda yerleşik düzene geçen çoğu obanın tarlalarında tarımsal üretim yapıyor olması ile ormanlık alanlarda yeni dikilen ağaçların yapraklarının keçilerce yenmesinin önlenmesi olarak sunulmakta. İlginç bir yaklaşım olarak ise son on yıllarda Yörükler'in göçünün sıkıştırıldığı bu alanlarda çok sayıda orman yangınının yaşanmasıdır. Burada toplumun dışarı alındığı alanların daha az güvenli olabileceği varsayımı güçlüdür. Buna bir diğer örnek eski çağ kalıntılarının bulunduğu alanlardan kırsal yaşamın arındırılıp buraların kaçak kazılar için uygun duruma gelmesi düşünülebilir. Bu konularda kamu yönetiminin binlerce yıllık gelenek olan Yörük göçünü el üstünde tutması beklenmelidir.

İşte bir yandan bu güzel geleneğe tanık olmak, bir yandan da bu köklü geleneğe eşlik etmek için Türkiye'nin dört bir yanından 20 kişinin gelip katıldığı, çadırlarda konaklamanın yapıldığı, toplamda yaklaşık 50 km yol yürünen, Gülnarlı Fatma Su'nun düzenlediği bu etkinlik bir bilincin ortaya konması ile sonuçlanmış oldu.

Önümüzdeki yıl daha geniş kapsamlı bir katılımla düzenlenmesi düşünülen bu etkinlikte, Fatma Su'nun titizlikle ortaya koyduğu kural, Yörük göçüne eşlik edilirken onların yaşam akışına bir aykırılık oluşturmamak, belirli bir aralıkla Yörük göçüne eşlik etmek oldu.

Fatma Su, Gülnar Çukurasma Obası'nda dedelerinden kalan bir tepe yamacında yaşadığı tek katlı evinin önünde çok sayıda Taşeli Yöresi ile Yörüklerin yaşamından izler taşıyan araç gereci sergilemekte, yamaca kendi elleriyle yaptığı üç ağaç evinde gelecek konuklarını ağırlamanın ön çalışmalarını yapmaktadır. Bir kadın olarak kırsal bölgede ortaya koyduğu bu güzel girişimine dışarıdan destek almadan örnek olan Fatma Su, yaptığı bu başarılı, özverili, gönüllü çalışmalarıyla gerçekten kutlanası, değerli bir kişilik...

Kendisine sevgilerimizi iletiyoruz...

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (3 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Ahmet Atay
(09.05.2024 11:04 - #1085)
göçerin geçtiği yerleri çevirip mülk edinen çakal ruh, kurumları da işin içine çekerek istediğini yaptıracak kadar da sırtlandır.. (bu iki hayvancık beni affetsin) göçerin geçmeye elverişli arazileri, ÇÖKMEYE de uygun olunca çatışma kaçınılmaz oluyor ve yılların geleneğini baltalayan kurumlar ortaya çıkıyor. balandız gökbelen yolunun sağı solu talan edilmiş halde. taşucundan balandız çadırlı gökbelen ara yolunun sağı solu talan edilmiş halde.. gücü yeten narlıkuyu karayolları önünde DEVLETE ÖDETTİĞİ HAFRİYAT REZALETİNE İLAVE KENDİNE OTEL İNŞAAT YERİ ÇIKARTIYOR, DAHA SUSANOĞLU TARAFINDA ALTIN ORFOZ ARAZİSİ OLMAYA ADAY!!!! ALAN ÇIKARTMAK İÇİN SENİN BENİM PARAMLA TAŞ KIRDIRIP YOL AÇTIRIYOR.. gücü az olan çakal da kamu malını düzelttirip çöküyor, yazıklar olsun görüp tedbir almayana.. yöneteni hırsız olan, hırsızı kutsayan halkı olan vatan vatan olmaktan çıkar hızla unutmayalım.. kapanın elinde kalmasın kamu arazisi..
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Mercan
(12.05.2024 07:34 - #1089)
Yörüklerimiz sayesinde gerçek sağlıklı ete kavuşuyoruz. Maliyetler bunca artmışken göçmeye devam edenlere selam olsun. Ayrıca bu geleneğin sürdürülmesi için destek verilmelidir.. Köstek değil.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Dr.SAK
(22.07.2024 09:32 - #1164)
İlk fırsatta Fatma ablamıza uğramak niyetim hep var ama denk gelip bir uğrayamadık henüz. Sağlık olsun. Diğer taraftan böyle bir organizasyon vb konularda daha fazla çalışma yapılması elzemdir. Mesela bir harman vakti hasada gidilmeli, edik derilmeli, harman tozu yutulmalı. Bir süt sağım zamanı yörük obasına konuk olunmalı, konuk dediysem öyle bir köşeye oturup hizmet bekelemekten ötesi; davar sakalından tutup, helke başına oturup, oğlak kuzluk ağzı beklenip, sütü eşeğe yükleyip satım noktasına dek götürüp yada süt çekme makinesinin başında bir iki saat o kolu canı gönülden, hiç kaçırmadan çevirmek gerek ki bu YÖRÜK KÜLTÜRÜ unutulmasın, dumanımız tütsün bir ömür...
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri youtube mp3 blossomtips.com