Sesimiz Haber Merkezi

Moderatör Prof. Dr. Ünal Ay, üniversite-sanayi iş birliğinin öncelikle iletişimle harekete geçeceğini, b konuda geniş bilgi aktarımını konuşmacı arkadaşların yapacağını dile getirdi ve başarılı bir oturumun olması temennisinde bulundu.

TALEPLERE GÖRE EĞİTİM

Konuşmacı Mersin Ün. SEM ve Kariyer Merkezi Müdürü Prof. Dr. İlhan Ege, sanayicilerinin isteğe ve ihtiyaca bağlı taleplerinin olması ile öğrencilere doğru eğitimler verileceğini belirterek, “Sanayici, kendisine lazım olan işgücünü talep etmesi halinde, üniversiteler de bu konuda gerekli alt yapılarını oluşturarak, sanayicilere istedikleri imkanı sağlayabilirler.

Bunun gerçekleşmesi: sanayicinin ve üniversitesin karşılıklı iletişim ile bu talepler belirlendikten sonra, üniversitelerin sanayicilere yardımcı olacağı muhakkaktır.

Argelerle, kalkınma ajansları da projeler üreterek, bu işbirliklerine ciddi katkılar sağlamaktadırlar.

Eğitim konusunda ciddi çalışmalar yapmaktayız. Üniversiteler, sanayilerin hayata bakan yüzüdür. Meslek Yüksek Okullarının OSB’lerde de kurulması bunun en net örneğidir. Bu konuda üniversiteler de sanayiden kopmamalıdır. Sanayici gitmiyorsa üniversiteler sanayiciye gitmeli, bir sinerji yaratılmalıdır” dedi.

ASRIN DEPREMİ İLE GERÇEĞİ GÖRDÜK

KKTC GİKAD Başkanı Dr. İçim Çağıner ise, bir işletmeci olarak yaşadıkları sorunları ve çözümlerini aktardı.

Kıbrıs ile bilgiler veren Çağıner, “ KKTC’nin yurt dışından binlerce öğrenciye ev sahipliğini yaptığını belirtti ve bu durum KKTC ekonomisine ciddi katkı sağladı. Aslında bu doğru gibi görünse de yanlış. Çünkü, eğitim için güçlü eğiticiler gerekli ve son dönemde KKTC’de eğitimciler güçlendi. Prof’larımız çoğaldı.

36 sivil toplum örgütü bir araya gelerek (36), asrın depreminde neler yapabileceğimizi göstermek için bir araya eldik ve deprem bölesine konteynerler üreterek, bölgeye gönderdik. Bu durum bize özgüvenimizi gösterdi.

BEREKET SUYU KKTC’Yİ DEĞİŞTİRECEK

Bu durum bize güç verdi, önümüze ciddi olarak bakmamızı sağladı ve sanayi olarak KKTC’de neler yapabileceğimizi çok iyi gördük.

Elbette KKTC’nin ana kaynağı turizm ama turizm sanayiden ayrılması mümkün olmadığını da görmekteyiz. Şimdi turizm ve Sanayi işbirliğini her geçen gün güçlendirmekteyiz.

Dernek olarak arazimiz üzerine uçucu bitkiler üretimine geçtik ve bu konuda üniversitelerimizin eczacılık fakültesinden destek aldık ve bu ıtırlı ve uçucu yağlardan oluşan bitkilerin üretimi için sanayi ile de işbirliği gerçekleştirdik. Şu anda üretimlerimize başladık. Bunun karşılığını ilerleyen yıllarda daha da fazlasını üreteceğiz.

KKTC’de ağır sanayimiz yok ama tarımsal sanayimiz olabilir. Sulu tarım sonrası tarımsal sanayimizin gelişeceğine inanıyorum. Bereket suyu ile bunun gerçekleştirileceğine inancım tamdır. Burada Türkiye7nin de katkıları çok önemlidir.

Panelistler katılımcıların sorunlarını yanıtlamasının ardından oturum sona erdi.

Panel sonunda panalistlere ve moderatöre TSO tarafından günün anısına birer plaket verildi.