Sesimiz Haber Merkezi

Cumhuriyet Bayramı törenleri, Silifke Kaymakamı Abdullah Aslaner’in 29 Ekim Pazar günü sabah 09.00’da Kaymakamlık makamında tebrikleri kabul etmesi ile başladı.

DİKKATLERDEN KAÇMADI

Protokol sırasına göre gerçekleşen tebrikleri kabul törenine tüm protokol üyelerinin yanı sıra Ak Parti, MHP ve İyi Parti temsilcileri de katıldı. CHP İlçe yönetiminden ise katılımın olmaması dikkatlerden kaçmadı. CHP örgütü bayram kutlamalarında da görünmedi.

Kaymakamlıkta yapılan tebrikleri kabul töreninin ardın tören alanına geçildi. Buradaki tören 09.30’da başladı. Silifke Kaymakamı Abdullah Aslaner, Belediye Başkanı Sadık Altunok ile birlikte halkın, öğrencilerin ve tüm katılımcıların bayramı kutladı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının söylenmesinin ardından, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kutlama mesajı okundu.

İLK KEZ YAPTILAR BAŞARILI OLDULAR

Cumhuriyet Bayramı töreninin sunuculuğunu ise adliye personelleri Mehmet Dağ ve Çiğdem Zeybek başarı ile gerçekleştirdiler.

Cumhuriyetin 100. Yılı dolayısı ile yazılan 100. Yıl Marşının okunmasının ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Silifke Kaymakamı Abdullah Aslaner yaptı.

ASLANER İLK KEZ KONUŞTU

Silifke Kaymakamı Abdullah Aslaner, Silifke’de göreve başladığı günden bu yana ilk kez bir konuşma yaptı ve halka seslendi. Aslaner konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

“Değerli çalışma arkadaşlarım, geleceğimizin teminatı sevgili öğrenciler, her şeyin en güzeline layık olan kıymetli Silifkeliler!

Bugün, 29 Ekim! Bu büyük gün hepimize kutlu olsun!

Cumhuriyet, insanoğlunun bulabildiği en güzel idare biçimidir. Cumhuriyet, halkın kendi seçtikleri tarafından idare edilmesidir. Cumhuriyet, onun kurucusu ulu önder Atatürk’ün deyimiyle “Fazilet”tir.

İKİ UNSAR VARDIR

Cumhuriyeti bizim için değerli ve vazgeçilmez kılan iki unsur vardır. Bunlardan biri Cumhuriyet idaresinin manası ve muhtevası, diğeri de Cumhuriyetin kurulma serüvenidir.

Tarihte ilk olarak tek bir kral, imparator ya da padişah iradesine dayalı Mutlakıyet idaresi hüküm sürmüştür. Daha sonra bu mutlak iktidar sahiplerinin yanında küçük bir meclisin yer aldığı Meşrutiyet idaresine geçilmiştir. İnsanlık bununla da yetinmemiş ve halkın hür oylarıyla seçilen bir meclis ve o meclisin seçtiği bir idarecinin yer aldığı Cumhuriyet idaresine ulaşılmıştır.

Cumhuriyetin ikinci unsuru onun nasıl kurulduğudur. Osmanlı İmparatorluğu önce duraklama, ardından gerileme, en sonunda da çöküş dönemine girmiştir. Ne Tanzimat Fermanı ne Islahat Fermanı ve ne de daha sonra alınan tüm askeri ve idari tedbirler bu çöküşü durduramamış, Cihan Harbi sonunda imzalanan Mondros Ateşkes Mütarekesi neticesinde 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu yıkılmıştır.

Osmanlı İmparatorluğu bu süreci yaşarken vatansever Osmanlı münevverleri de bu çöküşü durdurmak için çareler aramışlardır. Bunlardan bazıları bir büyük ülkenin mandasına girmeyi, bazıları ümmetçiliği, bazıları âdemi merkeziyetçiliği bazıları da Türkçülüğü milletin kurtuluşu için çare olarak görmüştür.

CUMHURİYET VE ATATÜRK

Genç bir Osmanlı subayı Mustafa Kemal, uzak görüşlülüğü sayesinde millet esasına dayalı ve cumhuriyet idaresi ile yönetilen bir idareyi daha o yıllarda kafasında şekillendirmiştir. Millî Mücadele yıllarında söylediği “Milletin istikbalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” sözü bu yıllardaki düşüncesinin somut ifadesidir.

Ülkenin kurtuluşunda milletinden başka hiçbir güce inanmayan ulu önder Atatürk, devletin idaresinde de milletine güvenmiş ve halkın yönetime katılımının doğrudan olduğu, çağdaş yönetim biçimi olan Cumhuriyet’i Türk milletine hediye etmiştir. Kurduğu cumhuriyeti de yine milletine, özellikle de “Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak ve yüceltecek sizlersiniz” dediği gençlere emanet etmiştir.

YASA BOĞDU

Atatürk de her fani gibi bizleri yasa boğarak aramızdan ayrılmıştır. Bu kaçınılmaz gerçeği O da biliyordu. Bildiği başka bir şey daha vardı. O da kurduğu cumhuriyetin sonsuza kadar yaşayacağıydı. “Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” vecizesi bunun en güzel anlatımıdır.

Bugün, Cumhuriyetimizin 100. yılını kutluyoruz. Yarın 500 ve 1000. yılını kutlayacağız yine hep birlikte. Geçen yüzyıla baktığımızda; Cumhuriyetimizin değerlerinin, necip milletimiz tarafından geri dönülmez bir şekilde sahiplenildiğini görmekteyiz.

HEDEFE ULAŞILMIŞTIR

Ülkemiz; sağlam siyasal rejimi, ilerleyen demokrasisi, gelişen ekonomisi, kuvvetli ordusu, zengin ve müteşebbis insan kaynağı, eğitim, kültür, bilim, sağlık ve sanatta ulaştığımız nokta ve hemen her alanda kat ettiğimiz mesafe ile milletlerarası alanda saygın bir konum kazanmış, Atatürk’ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmak hedefine ulaşmıştır.

Yarından itibaren başlayacak olan Türkiye Yüzyılı’nda bu hedeflerimizden sapmadan ilerlemeye kararlılıkla devam edeceğiz. Ancak unutmayalım ki dün olduğu gibi bugün de yarın da cumhuriyeti yıkmak isteyen dahili ve harici düşmanlar hep olacaktır. Bu gerçekten hareketle, bizim de cumhuriyeti korumak ve yaşatmak görevimiz dün olduğu gibi bugün de yarında devam edecektir.

BİLGİ İYİ KULLANILMALI

Bilginin en büyük kuvvet olduğu günümüzde, cumhuriyetimizi korumamızın en çok bilgi toplumu olmamızla mümkün olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. Bilgi toplumu olmak ise eğitimden ve çok çalışmaktan geçmektedir. Öyleyse hep beraber eğitime önem verelim, çok çalışalım ve diyelim ki;

KUTLU OLSUN

Ey büyük Atatürk! Kurduğun cumhuriyetin yılmaz bekçileriyiz. Bugün 100. yılında onu övünçle, sevinçle ve hep birlikte kutluyoruz. Ruhun şad, kurduğun cumhuriyet kutlu olsun!

Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyet Bayramı kutluyor, aydınlık ve mutlu yarınlar dileğiyle hepinizi saygılarımla selamlıyorum” diyerek konuşmasını noktaladı.

HALKOYUNLARI GÖSTERİSİ

Silifke Belediyesi halkoyunları gösterisi ise törene ayrı bir renk ve güzellik katarken, tören alanı Silifke türküleri ile şenlendi. Halkoyunları ekibinin gösterileri dakikalarca alkışlandı.

ŞİİR ve DİNLETİ

Gazi Ortaokulu öğrencisi Nida Yeşil Anlatmak adlı şiiri, İlçe Tarım Orman Müdürlüğünde görevli Afet Ünal Keleş 100 Yıl Marşı şiirini okudular.

Fatma Fevzi Sevgen Anaokulu öğrencileri Atatürk temalı İstiklal Marşı dinletisi sunarken, Gazi Ortaokulu öğrencileri spor gösterisi, İlker Eren Anadolu Lisesi öğrencileri zeybek gösterisi ile protokole ve Silifkelilere güzel anlar yaşattılar.

Ertan Cüceloğlu Anadolu Lisesi korusu tarafından seslendirilen birbirinden güzel parçalar izleyenlerden alkış aldı.

MUAY THAI

Yakın bir geçmişte Silifke’nin Dünya Şampiyonu ve ikincisi çıkardığı Muay Thai spor dalında, başarıları ile Silifke’nin gururu olan antrenör Teslime Çelik’in özverili çalışmaları devam ediyor.

Minik sporcuların birbirinden güzel gösterileri ilgi ile izlenirken, açılan bayrak ise uzun süre alkışlandı.

JİMNASTİK GÖSTERİLERİ

Taşer çiftinin, Silifke’de her geçen gün çıtayı yükselttiği jimnastik dalında ise öğrenciler yine harika gösterileri ile takdir ve bol bol alkış aldılar.

Beden Eğitimi Öğretmenleri nimet ve Mustafa Taşer çiftinin tükenmeyen enerjileri ile bu dada yaptıkları çalışmalar her zaman olduğu gibi yine takdirle ve saygı ile karşılandı.

ÖDÜLLER VERİLDİ

Antrenörlüğünü Milli Takım Antrenörü Teslime Çelik’in yaptığı bu yılın Muay Thai Dünya şampiyonu B:üşra naz Çelik ve Dünya ikincisi Ele Nur Morca, Kaymakam Abdullah Aslaner tarafından Cumhuriyet altını ile ödüllendirildiler.

Ortaokullar arası kompozisyon yarışmasında Hazar Nehir Görgülü, Zeynep Tokal ve Fatma Zehra Sayı,

Ortaokullar arası Şiir yarışmasında; Hatice Nida Yeşil, Ecrin Nur Dölek, Elif Ceylin Doğan’a,

Ortaokullar arası resim yarışmasında; Sara Fellah, Ardıç Toprak Gölgeli ve Elif Çelik’e,

İlkokullar arası resim yarışmasında Tülin Naz Yıldızel ve Belis Akşahin’e ödülleri Silifke Kaymakamı Abdullah Aslaner, Belediye Başkanı Sadık Altunok ve Cumhuriyet Başsavcısı Selman Eskiler verdi.

Ödül töreninin ardından resmi geçit töreni ile Anıt meydanındaki tören sona erdi.

Akşam ise fener alayı ve Cumhuriyet Yürüyüşü gerçekleştirildi.